Subpage under development, new version coming soon!
Topic closed!!!
Subject: »aslanlar noktası
paradan kastım takımın finansını ayarlaması para vermesi deil yani abramoviç yada demirören gibi deil aziz yıldırım gibi takımı kendi yagında kavurması lazım!!
tamam işte bütün kapı takıma verilen paraya çıkıyo
yani bilmiyorum cümle kuramıyorum yazık valla yazık
ama en büyük hata kalli de sen niye lincolnü oynatmazsın hadi oyuna alıyosun neden mehmet topalı çıkarıyosun ki ayhan ortada yoktu çıkarsaydın onu ya şimdi maç dönermiydi belki yine dönmezdi ama mantıklı bi değişiklik değil ki ayhan-lincoln değişikliği
yani bilmiyorum cümle kuramıyorum yazık valla yazık
ama en büyük hata kalli de sen niye lincolnü oynatmazsın hadi oyuna alıyosun neden mehmet topalı çıkarıyosun ki ayhan ortada yoktu çıkarsaydın onu ya şimdi maç dönermiydi belki yine dönmezdi ama mantıklı bi değişiklik değil ki ayhan-lincoln değişikliği
Ben Sevilla'ya şaşıyorum ya adamlar 2. ligden taa nerelere geldiler. FourFourTwo'da yazıyor aşağıya yazdıklarım. O kadar müthiş işler yapmışlar ki yazmadan duramadım.
Alınan Oyuncular (57,2 milyon €)
Arouna Kone -> 12 m €
Javier Chevanton -> 9 m €
Aquivaldo Mosquera -> 7,4 m €
Frederic Kanoute -> 6,5 m €
Alexandr Kerzhakov -> 5 m €
Seydou Keita -> 5 m €
Tom de Mul -> 4 m €
Julio Baptista -> 3,5 m €
Luis Fabiano -> 3 m €
Enzo Maresca -> 2,5 m €
Julian Escude -> 1,8 m €
Ivica Dragutinovic -> 1,5 m €
Daniel Alves -> 1 m €
Jose Antonio Reyes -> Altyapıdan
Sergio Ramos -> Altyapıdan
Andres Palop -> Bonservissiz
Christian Poulsen -> Bonservissiz
Morgan De Sanctis -> Bonservissiz
Satılan Oyuncular (82,5 milyon €)
Jose Antonio Reyes -> 35 m €
Sergio Ramos -> 27,5 m €
Julio Baptista -> 20 m €
Bu takım Puerta'nın ölümünden sonra ligde 13 maçta 8 mağlubiyet aldı. Şampiyonlar Ligi ilk maçında Arsenal'e 3-0 yenildikten sonra ki tüm maçlarını kazandı. Bir de Puerta ölmeseydi belki de bu sene ligde de şampiyonluğa oynayacaklardı.
Üstüne bir de stadlarını 90 milyon € harcayarak 45.000'den 65.000'e çıkaracaklar.
(edited)
Alınan Oyuncular (57,2 milyon €)
Arouna Kone -> 12 m €
Javier Chevanton -> 9 m €
Aquivaldo Mosquera -> 7,4 m €
Frederic Kanoute -> 6,5 m €
Alexandr Kerzhakov -> 5 m €
Seydou Keita -> 5 m €
Tom de Mul -> 4 m €
Julio Baptista -> 3,5 m €
Luis Fabiano -> 3 m €
Enzo Maresca -> 2,5 m €
Julian Escude -> 1,8 m €
Ivica Dragutinovic -> 1,5 m €
Daniel Alves -> 1 m €
Jose Antonio Reyes -> Altyapıdan
Sergio Ramos -> Altyapıdan
Andres Palop -> Bonservissiz
Christian Poulsen -> Bonservissiz
Morgan De Sanctis -> Bonservissiz
Satılan Oyuncular (82,5 milyon €)
Jose Antonio Reyes -> 35 m €
Sergio Ramos -> 27,5 m €
Julio Baptista -> 20 m €
Bu takım Puerta'nın ölümünden sonra ligde 13 maçta 8 mağlubiyet aldı. Şampiyonlar Ligi ilk maçında Arsenal'e 3-0 yenildikten sonra ki tüm maçlarını kazandı. Bir de Puerta ölmeseydi belki de bu sene ligde de şampiyonluğa oynayacaklardı.
Üstüne bir de stadlarını 90 milyon € harcayarak 45.000'den 65.000'e çıkaracaklar.
(edited)
hocam is yonetimde bitiyor demekki cok iyi bir yonetimi var ve sistemi oturtmuslar azmin ve sabırın zaferi;)
+1 bizim yönetimd eiş yok....!!!! iş olsa şu bişeyden anlamayan kalliyi anında gönderirlerdi..
Gerets'li Marsilya turladı!
Eric Gerets'in çalıştırdığı Fransız ekibi Marsilya, UEFA Kupası'nda adını 4. tura yazdırdı.
21.02.2008 20:51
HABERTURK.COM SPOR SERVİSİ
Galatasaray'ın eski patronu Eric Gerets'in çalıştırdığı Marsilya, UEFA Kupası 3. Tur rövanş maçında deplasmanda Spartak Moskova'ya 2-0 mağlup olmasına rağmen adını bir üst tura yazdırdı.
İlk maçında Rusya temsilcisini 3-0 mağlup eden Marsilya, 39. dakikada Pavlenko ve 85. dakikada Pavlyuchenko'nun gollerine rağmen, ilk maçın skorunun avantajıyla son 16 takımın arasında kalarak UEFA Kupası'nda yoluna devam etti.
bu adama bi inamoto bi carruscayi verdik gıkını cıkarmadı...bu kalli dunya kadar oyuncu aldi....sonuc avrupada yine hüsran...
Eric Gerets'in çalıştırdığı Fransız ekibi Marsilya, UEFA Kupası'nda adını 4. tura yazdırdı.
21.02.2008 20:51
HABERTURK.COM SPOR SERVİSİ
Galatasaray'ın eski patronu Eric Gerets'in çalıştırdığı Marsilya, UEFA Kupası 3. Tur rövanş maçında deplasmanda Spartak Moskova'ya 2-0 mağlup olmasına rağmen adını bir üst tura yazdırdı.
İlk maçında Rusya temsilcisini 3-0 mağlup eden Marsilya, 39. dakikada Pavlenko ve 85. dakikada Pavlyuchenko'nun gollerine rağmen, ilk maçın skorunun avantajıyla son 16 takımın arasında kalarak UEFA Kupası'nda yoluna devam etti.
bu adama bi inamoto bi carruscayi verdik gıkını cıkarmadı...bu kalli dunya kadar oyuncu aldi....sonuc avrupada yine hüsran...
beterin beteri var elbet ama bu adama guvenmeliydik bence!Heleki boyle bir kadro olsa elinde...!!!
(edited)
(edited)
Son söz bu olsa gerek..
Kalli'nin iflası!
Bayer Leverkusen'e 5-1'lik skorla teslim olan ve Avrupa defterini kapatan Galatasarayımızda Teknik Direktörümüz Feldkamp'ın yaptığı hatalar hezimeti hazırladı. Zorluk derecesi düşük maçları kazanan takımı bozmamak adına kaliteli futbolcuları yedek bekletme politikasını sürdüren Alman teknik adamın 'mantığı' iflas etti.
NONDA 14. TERCİH BİLE DEĞİL
Transfer edildiği günden bu yana forma giydiği her maçta takımın en iyileri arasında yer alan ancak her fırsatta yedek bırakılan Nonda, dün de kulübedeydi. Feldkamp; ikinci yarıda bile Kongolu golcüye görev vermeyerek, Nonda'nın kendisi için 14. tercih bile olmadığını gösterdi.
SONG NE STOPERDE NE SAĞ BEKTE
Yüksek uluslararası tecrübeye sahip Song da; ne tecrübesiz Emre'nin yerine stoperde, ne de Uğur'un sakatlandığı ortamda Galatasarayımıza gelmeden önce kariyeri boyunca görev yaptığı sağ bekte görev alabildi. Bu bölgede, hiçbir özelliğiyle sağ bek mevkiine uygun olmayan Barış oynadı.
LINCOLN ALMANYA'DA DA YOK!
Galatasarayımız tarihinin Jardel'den sonraki en masraflı transferi Lincoln'la yaşanan krizleri de bir türlü yönetemeyen ve yarım sezondan fazla bir süredir bu oyuncudan fayda sağlayamayan Alman teknik adamımız, bu futbolcunun kendini göstermek isteyeceği Leverkusen maçlarında da yıldız oyuncuyu kullanamadı.
TÜM 'YORGUNLAR' İLK ONBİRDE
Ara transferde Roma'dan, bu tip maçlarda göstereceği fiziksel direnç düşünülerek transfer edilen Barusso da kulübeyi ısıtan bir diğer isimdi. Konya maçıyla ilgili federasyonla yaşanan polemikler sırasında dile getirilen "Yoruluyoruz" gerekçesi de, 'yorulan' tüm oyuncular sahadayken, uzun zamandır 'dinlenen' isimlerin bir kez daha forma giymemeleriyle hükmünü kaybetmiş oldu.
Kaynak: webaslan
Kalli'nin iflası!
Bayer Leverkusen'e 5-1'lik skorla teslim olan ve Avrupa defterini kapatan Galatasarayımızda Teknik Direktörümüz Feldkamp'ın yaptığı hatalar hezimeti hazırladı. Zorluk derecesi düşük maçları kazanan takımı bozmamak adına kaliteli futbolcuları yedek bekletme politikasını sürdüren Alman teknik adamın 'mantığı' iflas etti.
NONDA 14. TERCİH BİLE DEĞİL
Transfer edildiği günden bu yana forma giydiği her maçta takımın en iyileri arasında yer alan ancak her fırsatta yedek bırakılan Nonda, dün de kulübedeydi. Feldkamp; ikinci yarıda bile Kongolu golcüye görev vermeyerek, Nonda'nın kendisi için 14. tercih bile olmadığını gösterdi.
SONG NE STOPERDE NE SAĞ BEKTE
Yüksek uluslararası tecrübeye sahip Song da; ne tecrübesiz Emre'nin yerine stoperde, ne de Uğur'un sakatlandığı ortamda Galatasarayımıza gelmeden önce kariyeri boyunca görev yaptığı sağ bekte görev alabildi. Bu bölgede, hiçbir özelliğiyle sağ bek mevkiine uygun olmayan Barış oynadı.
LINCOLN ALMANYA'DA DA YOK!
Galatasarayımız tarihinin Jardel'den sonraki en masraflı transferi Lincoln'la yaşanan krizleri de bir türlü yönetemeyen ve yarım sezondan fazla bir süredir bu oyuncudan fayda sağlayamayan Alman teknik adamımız, bu futbolcunun kendini göstermek isteyeceği Leverkusen maçlarında da yıldız oyuncuyu kullanamadı.
TÜM 'YORGUNLAR' İLK ONBİRDE
Ara transferde Roma'dan, bu tip maçlarda göstereceği fiziksel direnç düşünülerek transfer edilen Barusso da kulübeyi ısıtan bir diğer isimdi. Konya maçıyla ilgili federasyonla yaşanan polemikler sırasında dile getirilen "Yoruluyoruz" gerekçesi de, 'yorulan' tüm oyuncular sahadayken, uzun zamandır 'dinlenen' isimlerin bir kez daha forma giymemeleriyle hükmünü kaybetmiş oldu.
Kaynak: webaslan
FLAŞ FLAŞ FLAŞ!.. CANAYDIN KOLTUĞU BIRAKIYOR!..
¤ Maraton | iddaa ¤Haberi yazdırın 23 Şubat 2008 11:15
¤ Maraton | iddaa ¤ FLAŞ FLAŞ FLAŞ!.. CANAYDIN KOLTUĞU BIRAKIYOR!..
Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, sarı-kırmızılı kulübün mart ayında yapılacak seçimli olağan genel kurul toplantısında kulüp başkanlığına yeniden aday olmayacağını açıkladı.
Galatasaray Kulübü'nün Yıllık Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı başladı.
Maslak Sheraton Oteli'nde gerçekleştirilen ve Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın tarafından açılışı yapılan toplantıya, Başkanlık Divanı seçimiyle başlanırken, bu göreve Anıl Büyükeroğlu seçildi.
Toplantıda saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından, kulüp yönetim kurulunun idari, sportif ve mali faaliyet raporlarının okunmasına geçildi.
Yıllık Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı'na başlanırken, katılımcı sayısının 342 olduğu açıklandı.
iste ben buna süper haber derim....:):)6 yıllık ıstrap bitecek
¤ Maraton | iddaa ¤Haberi yazdırın 23 Şubat 2008 11:15
¤ Maraton | iddaa ¤ FLAŞ FLAŞ FLAŞ!.. CANAYDIN KOLTUĞU BIRAKIYOR!..
Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, sarı-kırmızılı kulübün mart ayında yapılacak seçimli olağan genel kurul toplantısında kulüp başkanlığına yeniden aday olmayacağını açıkladı.
Galatasaray Kulübü'nün Yıllık Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı başladı.
Maslak Sheraton Oteli'nde gerçekleştirilen ve Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın tarafından açılışı yapılan toplantıya, Başkanlık Divanı seçimiyle başlanırken, bu göreve Anıl Büyükeroğlu seçildi.
Toplantıda saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından, kulüp yönetim kurulunun idari, sportif ve mali faaliyet raporlarının okunmasına geçildi.
Yıllık Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı'na başlanırken, katılımcı sayısının 342 olduğu açıklandı.
iste ben buna süper haber derim....:):)6 yıllık ıstrap bitecek
Bir efsaneyi bitirdiler!
Bir zamanlar Avrupa'nın dev ekiplerinin karşısına 'aslanlar' gibi çıkan ve korkan değil, korkutan taraf olan Galatasarayımızın artık Avrupa'da esamesi okunmuyor. Cimbom, çok değil üç sene önce TFF 2.Lig ayarında bir takım olan Tromsö'ye elenmişti. Bu sezon UEFA'da torbalarının iki altıncısı, iki de sekizincisiyle şeker bir gruba düştü.
Fortis Türkiye Kupası'ndaki grubundan daha kolay bir gruptu. Ama zar zor, hatta şansının yardımıyla üçüncü sırayı alıp yola devam etti. Üçüncü turda büyük darbeyi 5-1'lik tarihi skorla Bayer Leverkusen'den yedi. Bu hezimetle Avrupa'ya veda eden Galatasaray'ın 'Avrupa Fatihi' lakabından eser kalmamış görünüyor. Yani 15 Mart 1989'da Mustafa Denizli'nin Allah'ım çok şükür sana!" sevinciyle akıllara yazdığı, 17 Mayıs 2000'de Fatih Terim'in tüm Avrupa'ya ezberlettiği 'Sarı-kırmızı Devrim'in yerinde artık yeller esiyor. Yıllar boyunca sevinçten ağlayan Galatasaray taraftarlarının, çok değil 6 sene içinde gelen bu dibe vuruşun sorumlusu olarak gösterdikleri kişi ise başkan Özhan Canaydın. Sloganları ise çok bildik: "Bir efsaneyi daha bitirdin."
CANAYDIN HEP SUSTU
Hayatının amacı olan Galatasaray Başkanlığı koltuğuna 2002'de oturan Özhan Canaydın, ilk iş olarak takımı o sene şampiyon yapan Mircea Lucescu ile yollarını ayırdı. "Gönüllerdeki teknik direktörü getireceğim" diyerek Fatih Terim ile anlaştı. İki yıl boyunca Terim'in yönetim kurulu üyeleriyle yaşadığı sorunlarda hep geri planda durdu; hiç konuşmadı. Sonuçta taraftardan tepki görmeye başlayan Fatih Terim istifa etmek zorunda kaldı. Fatih Terim'in ardından sonra sırada Bülent Korkmaz ile Gheorghe Hagi vardı. Galatasaray taraftarlarının neredeyse 'uğrunda öleceği' iki efsane futbolcudan önce Bülent Korkmaz; bırakın jübileyi, kovulur gibi gönderildi. Fatih Terim'in ardından göreve gelen Gheorghe Hagi ise, bir zamanlar sol ayağını öpen bazı yöneticilerin 'kulisleri' sonucu Romanya'ya dönmek zorunda kaldı. Bülent'e "Hain" diyenler de çıktı; Hagi'nin arkasından sallayanlar da... Tüm bunlar olurken başkan Özhan Canaydın yine susuyordu.
ARTIK İYİ BİLMİYORLAR!
2002-2005 arasında Galatasaray'ın üç efsanesi bir şekilde küstürülmüştü. Aradaki Erik Gerets döneminin ardından Karl Heinz Feldkamp'a 'görev emri' verildi. 75 yaşındaki Kalli de, Galatasaray taraftarı için bir semboldü, çok seviliyordu. Yaptıkları unutulmamıştı. Ancak sezon boyunca öyle olaylar yaşandı ki. Sonunda taraftar ile Feldkamp'ın da arası açıldı. Artık "Feldkamp'ı nasıl bilirsiniz?"sorusuna "Hoca değil" cevabını verecek Galatasaray taraftarı sayısı çok ama çok fazla. Dönemin başkanı ise yine Özhan Canaydın.
Kaynak: Sabah
Kaynak:Webaslan
Bir zamanlar Avrupa'nın dev ekiplerinin karşısına 'aslanlar' gibi çıkan ve korkan değil, korkutan taraf olan Galatasarayımızın artık Avrupa'da esamesi okunmuyor. Cimbom, çok değil üç sene önce TFF 2.Lig ayarında bir takım olan Tromsö'ye elenmişti. Bu sezon UEFA'da torbalarının iki altıncısı, iki de sekizincisiyle şeker bir gruba düştü.
Fortis Türkiye Kupası'ndaki grubundan daha kolay bir gruptu. Ama zar zor, hatta şansının yardımıyla üçüncü sırayı alıp yola devam etti. Üçüncü turda büyük darbeyi 5-1'lik tarihi skorla Bayer Leverkusen'den yedi. Bu hezimetle Avrupa'ya veda eden Galatasaray'ın 'Avrupa Fatihi' lakabından eser kalmamış görünüyor. Yani 15 Mart 1989'da Mustafa Denizli'nin Allah'ım çok şükür sana!" sevinciyle akıllara yazdığı, 17 Mayıs 2000'de Fatih Terim'in tüm Avrupa'ya ezberlettiği 'Sarı-kırmızı Devrim'in yerinde artık yeller esiyor. Yıllar boyunca sevinçten ağlayan Galatasaray taraftarlarının, çok değil 6 sene içinde gelen bu dibe vuruşun sorumlusu olarak gösterdikleri kişi ise başkan Özhan Canaydın. Sloganları ise çok bildik: "Bir efsaneyi daha bitirdin."
CANAYDIN HEP SUSTU
Hayatının amacı olan Galatasaray Başkanlığı koltuğuna 2002'de oturan Özhan Canaydın, ilk iş olarak takımı o sene şampiyon yapan Mircea Lucescu ile yollarını ayırdı. "Gönüllerdeki teknik direktörü getireceğim" diyerek Fatih Terim ile anlaştı. İki yıl boyunca Terim'in yönetim kurulu üyeleriyle yaşadığı sorunlarda hep geri planda durdu; hiç konuşmadı. Sonuçta taraftardan tepki görmeye başlayan Fatih Terim istifa etmek zorunda kaldı. Fatih Terim'in ardından sonra sırada Bülent Korkmaz ile Gheorghe Hagi vardı. Galatasaray taraftarlarının neredeyse 'uğrunda öleceği' iki efsane futbolcudan önce Bülent Korkmaz; bırakın jübileyi, kovulur gibi gönderildi. Fatih Terim'in ardından göreve gelen Gheorghe Hagi ise, bir zamanlar sol ayağını öpen bazı yöneticilerin 'kulisleri' sonucu Romanya'ya dönmek zorunda kaldı. Bülent'e "Hain" diyenler de çıktı; Hagi'nin arkasından sallayanlar da... Tüm bunlar olurken başkan Özhan Canaydın yine susuyordu.
ARTIK İYİ BİLMİYORLAR!
2002-2005 arasında Galatasaray'ın üç efsanesi bir şekilde küstürülmüştü. Aradaki Erik Gerets döneminin ardından Karl Heinz Feldkamp'a 'görev emri' verildi. 75 yaşındaki Kalli de, Galatasaray taraftarı için bir semboldü, çok seviliyordu. Yaptıkları unutulmamıştı. Ancak sezon boyunca öyle olaylar yaşandı ki. Sonunda taraftar ile Feldkamp'ın da arası açıldı. Artık "Feldkamp'ı nasıl bilirsiniz?"sorusuna "Hoca değil" cevabını verecek Galatasaray taraftarı sayısı çok ama çok fazla. Dönemin başkanı ise yine Özhan Canaydın.
Kaynak: Sabah
Kaynak:Webaslan
Bu arada Galatasaray'ın başarılarını yazdığım zaman bir tanesini unutmuşum.
- Şampiyon Kulüpler'de Çeyrek Final 1962-63
- Şampiyon Kulüpler'de Çeyrek Final 1969-70
- Şampiyon Kulüpler'de Yarı Final 1988-89
- Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final 1993-94 ***
- UEFA Kupası'nda Şampiyonluk 1999-00
- Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final 2000-01
UEFA'nın sitesinde de yazdığı gibi 'quarter-final' group stage
(edited)
- Şampiyon Kulüpler'de Çeyrek Final 1962-63
- Şampiyon Kulüpler'de Çeyrek Final 1969-70
- Şampiyon Kulüpler'de Yarı Final 1988-89
- Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final 1993-94 ***
- UEFA Kupası'nda Şampiyonluk 1999-00
- Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final 2000-01
UEFA'nın sitesinde de yazdığı gibi 'quarter-final' group stage
(edited)