Azərbaycan dili Bahasa Indonesia Bosanski Català Čeština Dansk Deutsch Eesti English Español Français Galego Hrvatski Italiano Latviešu Lietuvių Magyar Malti Mакедонски Nederlands Norsk Polski Português Português BR Românã Slovenčina Srpski Suomi Svenska Tiếng Việt Türkçe Ελληνικά Български Русский Українська Հայերեն ქართული ენა 中文
Subpage under development, new version coming soon!

Subject: Şiir-Edebiyat

2009-02-04 14:59:40
ZİNDANDAN MEHMET'E MEKTUP


Zindan iki hece Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed' im!
Kavuşmak mı? ... Belki... Daha ölmedim!

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yolda tutuktur hapse düşeli...
Git vegel... yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak

Bir alem ki, gökler boru içinde!
Akıl olmazların zoru içinde.
Üstüste sorular soru içinde:
Düşün mü, konuş mu sus mu unut mu,,?
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?

Bir idamlık Ali vardı, asıldı
Kaydını düştüler, mühür basıldı.
Geçti gitti, Bir kaç günlük fasıldı.
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...

Müdür bey dert dinler bu gün 'maruzat'!
Çatık kaş... hükümet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz dilekçem...
Anlamaz ruhuma geçti bilekçem!

Saat beş dedi mi, Bir yırtıcı zil;
Sayım var, Maltada hizaya dizil!
Tek yekün içinde yazıl ve çizil!
İnsanlar zindanda birer kemiyet
Urbalarla kemik, Mintanlarla et.

Somurtuş ki bıçak, Nara ki tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccademin yüzünde şevkat;
Beni kimsecikler okşamaz madem;
Öp beni anlımdan, Sen öp seccadem!

Çaycı, getir ilaç kokulu çaydan!
Dakika düşelim senelik paydan!
Zindanda dakika farksızdır aydan.
Karıştır çayını zaman erisin;
Köpük köpük, Duman duman erisin!

Peykeler duvara mıhlı peykeler;
Duvarda, başlardan, yağlı lekeler,
gömülmüş duvara, baş baş gölgeler
Duvar katil duvar, yolumu biçtin!
kanla dolu sünger... beynimi içtin!

sükut... kıvrım kıvrım uzaklık uzar;
Tek nokta seçemez Dünyadan nazar.
Yerinde mi acep ölü ve mezar
yer yüzü boşaldı, habersiz miyiz?
Güneşe göç varda kalan biz miyiz?

Ses demir, su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir,
Ne gelir elden kader bu emir...
Garip pencerecik, küçük, daracık;
Dünya ya kapalı, Allah'a açık.

Dua dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış.
gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış...
Bir soluk, Bir tütsü Bir uçan buğu
İplik ki incecik, örer boşluğu.

Ana rahmi zahir şu bizim koğuş;
Karanlığında nur, yeniden doğuş...
Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş!
Sen bir devsin yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa dim dik doğrul ve sevin!

Mehmed'im sevinin başlar yüksekte!
Ölsekte sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!

Necip Fazıl KISAKÜREK
2009-02-04 15:03:53
BEKLENEN


ne hasta bekler sabahı
ne taze ölüyü mezar
ne de şeytan bir günahı
seni beklediğim kadar

geçti istemem gelmeni
yokluğunda buldum seni
bırak vehmimde gölgeni
gelme artık neye yarar

Necip Fazıl Kısakürek
2009-02-04 16:26:09
Necip Fazıl'ın iki muhteşem eseri...Zindandan Mehmed'e Mektup şiirini Fatih Kısaparmak çok güzel yorumluyor...Güzel şiirler için teşekkürler hocam.
2009-02-04 16:30:26
Rica ederm Hocam, iki şiir de beni derinden etkileyen şaheserler,paylaşmak istedim
2009-02-04 16:35:09
.....unutabilirsin.....

beni hatırlayacağın ne varsa,
hepsini bir bir unutabilirsin.
eğer derdin resimlerden yanaysa,
onlarıda bir bir yakabilirsin.

dinlemezsin bir daha şarkımızı.
suçlayıp durma artık bahtımızı.
yazan ayrılık yazmış yazımızı.
beni de geçmişe atabilirsin.

alışamadın bir türlü hasrete.
insan değişirmiş meğer gurbette.
sevgin dönüştüyse artık nefrete.
kalbime bir kibrit çakabilirsin.

beğenirseniz sevinirim. şiirler bana ait.
yusuf güvez
2009-02-04 16:41:55
"dinlemezsin bir daha şarkımızı.
suçlayıp durma artık bahtımızı."

Ben özellikle burayı beğendim hocam.Eline sağlık.Ben de şiir denemeleri yaparım.Ama ne zaman aklıma gelse açar şu şiiri okurum ki yazdıklarımdan utanırım...Üç heceyle nasıl bunlar söylenebilir.

NOT:Dünyanın tek üç heceli şiiridir.


kafiye

ne diye
bu şuna
şu buna
kafiye?
başa taş
aşa yaş
Hey'e ney
tuhaf şey

kafiye
mantığı
o mantık
hediye
sandığı
bu sandık!
o mantık
bu sandık-
ta sandık
ve yandık
ne yandık

hendese
kümese
tıkılmak
hadise
kırkayak
adese
oyuncak
vesvese
gökbayrak
ölümse
gel dese
tak tak tak
mu-hak-kak

sorular
sordular
neden çok
nasıl yok
niçin var

sanatsız
papağan
neden çok
ve atsız
kahraman
niçin yok

çok ve yok
yok ve çok
aç ve tok
tok ve aç
tut ve kaç
saklambaç

neden çok
nasıl yok
niçin var

niçin'i
boğarken
piçini
yatakta
bastılar
şafakta
astılar

ve derken
nasıl yok
niçin var

bir varmış
bir yokmuş
karamış
ve kokmuş
dünyamız
rüyamız
kapkara
manzara
gebeler
döşeksiz
ebeler
isteksiz
kubbeler
desteksiz
habbeler
süreksiz
türbeler
meleksiz
tövbeler
gerçeksiz
cübbeler
yüreksiz
cezbeler
şimşeksiz
izbeler
emeksiz
heybeler
ekmeksiz

kafiye
hikaye
dava tek
ölmemek
peygamber
ne haber
bir batan
var vatan
kandil loş
ocak boş
ve dağ dağ
elveda!

gitme kal
nefes al
emir tez
bekletmez
ve O nur
bulunur
işte iz
geliniz
toprak post
ALLAH DOST...


Necip Fazıl KISAKÜREK
(edited)
2009-02-04 16:59:01
Toprak post,Allah dost :)
2009-02-08 16:44:48
ben bir tohum olam sen yağdır güzyaşlarını yağmur gibin
ben kök salam büyüyem açam yapraklarımı
çiçek olam dönem gökteki sana bakam derin derin
2009-02-09 11:06:47
Akıllı insanlar yeni fikirleri, normal insanlar sonuçları, küçük insanlarsa başka insanları tartışırlar.
2009-02-11 16:29:34
Bu sıkıntılar bu acılar olacak...Zira hayallerin mutlu gerçeğe ulaşması, acıların, çilelerin içinden geçmesiyle mümkündür.Hatırlarsınız zamanında "Ayşe Fatma değil beni ağlatan,gülmeden ölürsem ona yanarım, ağlatan Turan'dır başka bir vatan, bulmadan ölürsem ona yanarım." Diye tutuşan yürek, bugün şöyle coşuyor.Şimdi siz de gözünüzü kapatın.Kendinizi dünkü hayalin fakat bugünkü gerçeğin kollarına bırakın.

HAYAL EDEREK

Tarifi imkânsız hisler içinde
Seviniyor, coşuyorum şu anda
Turan görünüyor sisler içinde
Yollarına düşüyorum şu anda

Niyet ettim daha yola girmeden
Geçilir mi Nahçivan’ı görmeden
Nahçivan’da bir çay içip durmadan
Bakü’deyim şaşıyorum şu anda

Bakü’de düğümü çözer gibiyim
Sanki İstanbul’da gezer gibiyim
Bakü’yü okşayan Hazar gibiyim
Kabarıyor, şişiyorum şu anda

Can Azerbaycan’da kabaran yürek
Durmaz artık yolcu yolunda gerek
Ver elini Türkmenistan diyerek
Askabat’ı aşıyorum şu anda

Aşkabat’tan çıkıp Taşkent yoluna
Semerkant, Buhara, Özbek eline
Amu-Derya olup Aral gölüne
Dolup, dolup taşıyorum şu anda

Ben tasarken Tacikistan susuyor
Biskek’e varmasam Kırgız küsüyor
Tanrı Dağları’ndan rüzgar esiyor
Tatlı tatlı üşüyorum şu anda

Üşüsem de gidiyorum öteye
Kazakistan, yani Alma-Ata’ya
Mazideki gibi binip bir taya
Yesi deyip koşuyorum şu anda

Çünkü Yesi bir mübarek kucaktır
Ana kucağından daha sıcaktır
Ahmet Yesevi’ye ait ocaktır
O ocakta pişiyorum şu anda

Horasan’ın erleri de pişmişler
Anadolu, Rumeli’ye düşmüşler
Onlar birer ışık, bir güneşmişler
Nurlarında ışıyorum şu anda

Nurlarında ışıyorken işte tam
Gam bürüyor yüreğimi yine gam
Doğu Türkistan’ım, Batı Trakya’m
Yaranızı deşiyorum şu anda

Yaralı yaralı gönül yürüyor
geri dönüp ta bosnaya varıyor
evladı fatihan şehit veriyor
mezarını eşiyorum şu anda

Mezar eşmek korkutmuyor beni pek
Ne mezarlar eştim bugünlere dek
Kırım’a, Musul’a, Kerkük’e tek tek
Ay Yıldızı döşüyorum şu anda

Ay Yıldız, örtüsü Kızıl Elma’nın
Arif doruğunda murâd almanın
Bir Türk olmanın, bozkurt olmanın
Gururunu yaşıyorum şu anda

Ozan Arif ŞİRİN
2009-02-13 19:48:33
Salsan elin, deyse binler hepsi müselman.
Biri bin para dedikodu,zina;bu ne çelişkidir pek yaman?..
2009-02-20 15:53:10
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar...

Yunus Emre

İsa'nın eşeğinden şeker esirgenmez ama eşek yaratılışı bakımından otu beğenir.
-----------------------------------------------------------------------------------------------
Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide: Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki..

Mevlana

” İyi sözün aslın bilen derdi bu söz nerden gelir
Söz aslını anlamayan sanır bu söz benden gelir ”

Yunus Emre

Erkek, dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde
Hak’ın yarattığı, herşey yerli yerinde
Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok
Noksanlık, eksiklik senin görüşlerinde

Hacı Bektaş-ı Veli
(edited)
2009-02-20 20:55:40
Yaşasın Cumhuriyet

Altmışbirinci yılı
Yaşasın Cumhuriyet
Biz de çalak kavalı
Yaşasın Cumhuriyet

Altmışbir yıl övdüğüm
Davulunu dövdüğüm
Hay gözünü sevdiğim
Yaşasın Cumhuriyet!

Çok şükür dipdiriyiz
Kim demiş ki geriyiz?
Yamyamdan ileriyiz
Yaşasın Cumhuriyet!

Kulaklarım duymasın
Duyup ele uymasın
Varsın karnım doymasın
Yaşasın Cumhuriyet!

Yoksa bir suyum yoktur
Başka da neyim yoktur
Heykelsiz köyüm yoktur
Yaşasın Cumhuriyet!

Köyde herşey şahane
Enerji yok, bahane
Tezek var ya daha ne
Yaşasın Cumhuriyet!

Ne ararsan ara bol
Ceryan yoksa çıra bol
Su mu yoktur bira bol
Yaşasın Cumhuriyet!

Meyhane, kerhane bar,
Gidene camii de var.
Biz laik'iz o kadar
Yaşasın cumhuriyet!

Bu devir neşe devri,
Ye, iç, yat, yaşa devri
Sultan yok paşa devri
Yaşasın Cumhuriyet!

Azerbaycan yetimmiş
Batı Trakya kimmiş?
O işler eskidenmiş
Yaşasın Cumhuriyet!

Kerkük Musul şu anda
Boğulsun varsın kanda
Sulh var yurtta cihanda
Yaşasın Cumhuriyet!

Ya bu terör kargaşa
Canım gardaş gardaşa
Kapılmayın telaşa
Yaşasın cumhuriyet!

Arif be artık yetsin
Bu destan burda bitsin
Allah bizi affetsin
Yaşasın cumhuriyet!

Ozan Arif

Güzel bir hiciv örneği.Paylaşayım istedim.
2009-02-21 10:33:57
Kafa yapıları aynıyken oradaki rejim ne olursa olsun yazılacaklar yine aynı olacaktı. Don mu bize uymuyor yoksa biz mi don giymesini sevmiyoruz,işin o kısmına bakmak lazım :) Gerçekten güzel şiir.
2009-02-21 19:31:52
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar...

Goethe'dir bu sözü söyleyen :)
2009-02-21 19:35:53
---ÇIKACAĞIM KARŞINA---

yüreğimde bin bir ümitle,
çıkacağım karşına bir akşam.
ellerimde sevdiğin güllerle,
çıkacağım karşına bir akşam.

uğrunda binlerce yaş dökerek.
belkide önünde diz çökerek.
son kez affetmeni bekleyerek.
çıkacağım karşına bir akşam.

gözlerine son kez bakmak için.
küllenen ateşi yakmak için.
ömrümce hiç bırakmamak için.
çıkacağım karşına bir akşam.

sensiz günleri çoktan unuttum.
ancak senle olur mutluluğum.
oturduğun sokağıda buldum.
çıkacağım karşına bir akşam.

Yusuf Güvez