Azərbaycan dili Bahasa Indonesia Bosanski Català Čeština Dansk Deutsch Eesti English Español Français Galego Hrvatski Italiano Latviešu Lietuvių Magyar Malti Mакедонски Nederlands Norsk Polski Português Português BR Românã Slovenčina Srpski Suomi Svenska Tiếng Việt Türkçe Ελληνικά Български Русский Українська Հայերեն ქართული ენა 中文
Subpage under development, new version coming soon!

Subject: fıkraaaa

2010-09-07 02:00:15
Fazlası ile zampara olan bir adam tövbekar olmak istemiş. Ne yapayım ne edeyim derken "40 gün 40 gece bir mağaraya kapanıp dua etmesi" söylenmiş.
Eleman mağaraya kapanıp. 1 gün 2 gün 3 4 5 derken 39 gün olmuş. 39ncu gün dışarıda bir yağmur bir yağmur, ortalığı sel götürüyor.
Bir bakmış ki mağaranın kapısında yağmur iliklerine kadar islemiş bir bayan. Güzel mi güzel. Bayan hemen içeriye girmiş. Eleman, bayanın üstünü kurutmak için ateş yakmış. Fakat bayana hiç yaklaşmamış. Bayan üzerindekilerini kurutmak için çıkartınca, "kendisinin korktugunu ve adamın kendisine sarılmasını" istemiş. Adam sarılırken tövbesini bozmak istemiyor,fakat bayan cilvelenince tövbe diye birşey kalmıyor ve is bitiyor.
Sevişmenin ardından kadın kahkahalar ile gülmeye başlayınca merakla sormuş.
-'Neden gülüyorsun '
Kadın: -''Ben şeytanım. Senin tövbeni bozmak için geldim ve basardım, demiş.
'' Bu sefer adam kahkahalarla gülmeye başlamış ve bu sefer Niye gülüyorsun ? diye kadın sormuş. Adam: ''Bu dünyada becermediğim bir şeytan kalmıştı . Onu da becerdim ya, bos ver gerisini'' :))
2010-09-08 23:29:33
Çok şık bir partide adamın biri, güzel bir bayanın yanına yaklaşmış ve :- "Bayan, size bir milyar lira versem bu gece benimle beraber olur musunuz?", demişKadın biraz düşünmüş ve :- "Neden olmasın?", diye cevap vermiş.Adam biraz düşünmüş ve bu sefer :- "Peki 50 milyon versem benimle beraber olur musunuz ?", demiş.Kadın bu sorunun üzerine bozulmuş ve :- "Siz beni ne sandınız ?" demiş.Adman bunun üzerine :- "Ne olduğunuzu anladık da, fiyatta anlaşmaya çalışıyoruz." demiş :))
2010-10-10 16:32:12
Süper bi fıkraaaa:D:D


Memleketin birinde 3 kere camiye gitmeyeni idam ediyorlarmiş.

Usulen idam edilme......den önce 3 dileğini yerine getiriyorlarmış.

Adamın teki 3 kere gitmemiş ve tabii yakalanmış. idam edilmeden önce sormuşlar:

- ilk dileğin ne?

- Vezirin karısıyla beraber olmak istiyorum!

Vezir "olmaz" dese de padişah "mecbur" demiş ve adam vezirin karısıyla beraber olmuş.

Adam ikinci dileği olarak padişahın karısıyla beraber olmayı seçmiş.

Bu sefer padişah "hayır" dese de herkes itiraz edince mecbur kalmış.

- Son dileğin ne?

Adam, bir vezire, bir padişaha bakmaya başlamış. Aradan 5 dakika geçtikten sonra vezir bakmış namus elden gidecek...

Vezir:

- Ben bunu sanki camide gördüm gibi geldi, deyince padişah da onu tasdikleyip ...

Padişah:

- Ne gibisi lan ! Yanımda kılıyordu !
2010-10-10 17:30:15
Temel otelin birinin odasında kara kara düşünüyor.. 'Ulan' diyor, "Ben aşağıdan içki isterken laz olduğum anlaşılır mı acaba?" Geçiyor aynanın karşısına ve prova yapıyor. "Bana bir fvisku.. yok böyle anlarlar".. "Bana bir rakı, yok" diyor "böyle de anlarlar". "Bana bir bira.. tamam" diyor "böyle iyi.. anlamazlar". Ve aşağıya iniyor. Masaya dirseklerini dayıyor ve sesleniyor: - "Barmen bana bir bira". Barmen Temel'i biraz süzdükten sonra soruyor: - "Birader sen laz mısın?" Temel: "uuuy nasil anladın" diyor: - "Burası resepsiyon bar karşıda.."

^__^ ^__^ ^__^
2010-11-07 01:50:33
bi genç kız parkta dondurma yalamaktadır cocugun biri yanasır kızın yanına abla bişe diyecm ama yanlış anlama kız da söyle anlamam der bunun üzerine çocuk bi kez yalayabilir miyim der kız da dondurmayı uzatarak yala der çocuk bak hemen yanlış anladın der :)
2010-11-07 10:27:06
Bir gün öğrencinin biri sorar

-hocam gerizekalı ve zekinin arasındaki fark nedir ?

-gerizekalılar kesin ama zekiler kesin konusmaz zekiler süphecidirler...

-Emin misiniz hocam ?

-Kessinlikle.
2010-11-07 10:59:20
:D
2010-11-10 23:50:42
Boşanma davasında kadın, hakime talebini gerekçesi ile açıklamış:- "Sayın hakim, çocuğun bende kalmasını istiyorum. Onu dokuz ay karnımda taşıdım."Hakim kocaya sormuş:- "Karınızı duydunuz. Bir diyeceğiniz var mı?"Adam "Var tabii" demiş ve anlatmış:- "Sayın hakim. Farzedelim ki canınız bir kutu soğuk kola istedi. Makineye parayı attınız ve kola geldi. Şimdi bu kola makinenin midir, yoksa parayı deliğe atanın mı?"Hakim sekreterine dönmüş:- "Yaz kızım. Çocuk babada kalacaktır..." :))
2010-11-18 20:25:39
Polis, Diyarbakır'da bir öğrenci evini basmış, bir sürü kitap toplamış. Ögrenciler bir köşede sinmiş oturuyor, ama öyle pek de tehlikeli bir şey yok bulunanlar arasında. Çocukları asıl endişelendiren, arkalarındaki duvarda asılı Karl Marx'ın resmi.
Bir ara, polislerden biri sormuş:
- Ula bu kimin resmidir?
Hah, demiş çocuk içinden, şimdi mıçtık...
- Dedemin resmi abi...
Polis sinirle dişlerini sıkmış, öğrencinin ensesine bir şaplak atmış:
- Ula utanmisan puştogli..., bele nur yüzlü, bele ak sakallı bir deden vardir, kakmişsen komonistlik yapisen..
2010-11-18 22:30:22
:D
2010-11-22 22:16:39
erzurumlu dedeye sormushlar -dede ,kuresel isinma hakkinda ne dusunuyorsun? Dede demiski- vallah gardash,sobanin yerin hic bi wey tutmiir))
2010-12-05 18:21:50
Erbakan ölmüş ve cennete gitmiş.

Meleklerin karşısında cennetin kapısında dururke...n arkasında saatlerle dolu
çok büyük bir kapı görmüş ve sormuş:


-"Bu saatler ne böyle?" melekler cevap vermiş:


-"Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır. Her yalan söyleyişinde saatteki ibre hareket eder."


Erbakan


-"OO, peki bu kimin saati?"


-"Bu ATATÜRK'ün saati. İbre hiç bir zaman oynamadı, yani hiç yalan söylememiş."


-"İnanılmaz!" demiş Erbakan.


-"Peki, bu kimin saati?" melekler cevap vermiş:


-"Bu İsmet İnönü'nün saati. İbre iki kez hareket etti, yani İnönü tüm yaşamında sadece iki kez yalan söyledi...'


En sonunda Erbakan dayanamamış ve sormuş:


-"Peki Tayyip'in saati nerede?"


-"Tayyibin saati CEHENNEM'de vantilatör olarak kullanılıyor.
2010-12-06 08:14:02
hahaha eline sağlık :)
2010-12-09 14:11:59
Adam evine telefon acar, telefonu yabancı bir bayan acar.Adam karşıdaki sesi duyunca şaşırır, bayana sorar: - "Sen kimsin?" Kız cevaplar: - "Evin hizmetçisiyim." - "Iyi de bizim hizmetçimiz yok ki!" - "Evin hanımı beni bu sabah işe aldi." - "Ya. Öyle mi? Ben de evin beyiyim. Hanımı cağırır mısın?" - "Hanımınız şu an yatak odasında kocası sandığım bir adamla beraber." Adam şaşırır, sinirlenerek, - "Elli bin dolar kazanmak istermisin?" Kiz, - "Tabii ki isterim.Kim istemez..." - "O zaman çekmeçedeki silahı al, yukarı çıkıp o cadi ile o sümsük herifi vur!" Once ayak sesleri duyulur, sonra iki el silah sesi. Hizmetçi telefona geri gelir: - "Öldürdüm efendim, cesetleri ne yapayım?" Adam, - "Cesetleri havuza at." Kadın duraklar: - "Ama burada havuz yok ki?" Adam bir süre düşünür ve cevap verir: - "Orasi 112 43 44 değil mi? - "Hayır!!!!! - "Pardon! Yanlış numarayı aramışım xD
2010-12-09 14:14:33
hahaha süperdi
2010-12-10 22:15:12
Nazım Hikmet ve Necip Fazıl Ramazan ayında arabayla gidiyorlarmış.
Tabi Necip Fazıl oruç ama Nazım Hikmet değil.
Nazım Hikmet Necip Fazıl ile dalga geçmek için yolun kenarındaki zayıf bir ineği işaret ederek Necip Fazıl'a demiş ki:
-'Şunun haline bak,oruç tutmaktan ne hale gelmiş'
Tabi Necip üstad altta kalırmı hemen cevabı yapıştırmış:
-'Aaa Nazım sen bilmiyor musun hayvanlar oruç tutmaz...