Subpage under development, new version coming soon!
Subject: »Delikanlı Fener'liler derneği-duyuru
Evet aynen katiliorum sana.... Alex siz bir kadro kurmamiz lazim artik malesef.
Fenerbahçe'de teknik direktör Aykut Kocaman, Semih'i yavaş yavaş gözden çıkarıyor. Geçen hafta Beşiktaş derbisinde Semih'i ilk 18'e almayan Kocaman, golcü oyuncuyu dün de Karabük kadrosuna dahil etmeyerek artık kendisini sildiğini gösterdi. Kocaman ile Semih arasındaki gerginlik, Fenerbahçe'nin Nobre'yi transfer etmek istediği dönem yaşananlardan kaynaklanıyor. Nobre'ye karşı Semih'i kadrosuna katmak isteyen Mersin İdman Yurdu kulübüne Kocaman 'Olabilir' demiş ama Semih'i ikna edememişti.
Semih'ten verim alamayan, Bienvenu de beklediği gibi çıkmayan Kocaman, can simidi olarak Nobre'yi gördü. Oyuncusuna "Şimdi Mersin'e 6 aylık kiralık git, sezon sonu yine Fenerbahçe'ye dönersin" diyen Kocaman, Semih bu öneriyi kabul etmeyince kızdı. Sow transferi sonrası rahatlayan Kocaman kulübede alternatif forvet olarak Semih'i değil yine Bienvenu'yu tercih ederek tavrını gösterdi. Semih gibi Özer de 18'e alınmadı. .
Semih'ten verim alamayan, Bienvenu de beklediği gibi çıkmayan Kocaman, can simidi olarak Nobre'yi gördü. Oyuncusuna "Şimdi Mersin'e 6 aylık kiralık git, sezon sonu yine Fenerbahçe'ye dönersin" diyen Kocaman, Semih bu öneriyi kabul etmeyince kızdı. Sow transferi sonrası rahatlayan Kocaman kulübede alternatif forvet olarak Semih'i değil yine Bienvenu'yu tercih ederek tavrını gösterdi. Semih gibi Özer de 18'e alınmadı. .
hocam ben GALATASARAY lıyım ama bende Alex hayranıyım.. futbolculuğu bana göre uluslararası standartlarda değil ama adam kendini 10 numara yetiştirmiş hem kültürlü hem beyefendi hemde kişilikli... bence futbolu bıraktıktan sonra bile fenerbahçeye her konuda faydalı olacak biri buna alt yapı hocalığı, antrenörlük hatta yöneticiliği bile katabiliriz.....
semıhe bu sene ne oldu anlamadım sezon bası hazırlık maclarında fırtına gıbıydı sakatlandı gerı dondu ılk 11 de sans buldu ama ruh gıbı dolasıyor sahada yıllardır yedek kaldı ama bu fırsatı degerlendıremedı guvenını bosa cıkardı herkesın....
"Fenerbahçe'nin haklılığına adanmış ömrümün beni getirdiği en son yer olan burada, huzurlarınızdayım…
3 Temmuz'dan bu yana yegane sevdamız Fenerbahçe'ye ve bizlere yapılanlar, kamuoyunun malumudur.
Ancak bu nasıl bir yazgı ve nasıl bir tesadüftür ve teselli kaynağıdır ki; Fenerbahçe ile buluştuğum ilk gün 14 Şubat Sevgililer Günü'dür…
Öncelikle bu yargılamayı takip ve buna tanıklık eden herkes bilmelidir ki;
"Mücadelemiz zulüm ve zalimledir…"
Sekiz aydır sizlerin huzuruna çıkarılmayı beklemekteyiz. Bizlere reva görülen bu muamele, ne vatanını satanlara ne yetim hakkı yiyenlere ne de devlete ve halkına kurşun sıkanlara görülmedi.
Suçlandığımız asılsız iddialar, hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan, kişilik haklarımız hunharca katledilerek, yanlı ve yanlış her bilgi kamuoyuna servis edildi, sızdırıldı.
Kamuoyu seyretti…
Bu davanın şikayetçisi olduğunu yani yargılamada taraf olduğunu bağıranlar, 8 aydır hakkımızda televizyonda programlar yaptı. Ağızlarından salyalar saçarak Fenerbahçe'ye küfür eden, bugüne kadar mektup dahi yazmamış 'birileri' Türkiye'nin en büyük köşe yazarları oldular. Bize saldırdılar.
Kamuoyu yine seyretti…
Kendileri için kanun çıkaranlar sadece Fenerbahçeli yani savcının deyimiyle 'örgüt olmadıkları için' cezaevinden çıktıklarında, zaten kendilerinin suçsuz olduklarını söylediler.
Ve yasayı sizin için çıkardık diyen sporla ilgili bazı kişiler, utanmadan bizlerden gayri ahlaki taleplerde bulundular.
Herkes gördü…
Futbol takımımız darmadağın edildi. Kulübümüz basıldı. Hemen hemen her talebimiz, gerekçesiz reddedildi.
Gün o gündü. Fenerbahçe'ye, Fenerbahçeliye hakaret etme, saldırma günüydü… Günlerini gün ettiler. Herkes seyretti…
Bizler sustuk.
Hep bu "Cumhuriyet'in güneşinin" en tepede olmasını amaçladık.
Ama gördük ki; "BİR YERDE KÜÇÜK İNSANLARIN BÜYÜK GÖLGELERİ VARSA O YERDE GÜNEŞ BATIYOR"MUŞ…
Hiçbir hukuki suç içermeyen konuşmaları gerekçe göstererek hakkımızda dinleme kararı aldılar. Birileri düğmeye bastı.
Amaç, Fenerbahçe'yi ele geçirmekti ve bunun için önce O'na hizmet eden, onun başarısı için uğraşan Fenerbahçeliler ele geçirilmeliydi.
Öyle de yaptılar… Ancak karşılarında Fenerbahçe'nin O BÜYÜK TARAFTARLARINI buldular.
Sonra bizlerle Başbakanımızın irtibatını koparmaya kalktılar. Ve hatta Kulübümüz ve Yönetimdeki arkadaşlarımızla da irtibatımızı koparmaya çalıştılar…
Ama yapamadılar. Sonra oklarını Fenerbahçe'ye çevirdiler.
Takımımızın, Şampiyonlar Ligi hakkını, emeğini, parasını çaldılar. Hem de sizleri yani yargılama yapacak mahkemeleri dahi hiçe sayarak!
Ancak bunu da başaramadılar… Bir kısmı kaçtı, kalanlar ise kovalanmayı beklemekte...
Ve gördük ki; Bizler, hohlaya hohlaya buz dağlarını eritmişiz. Şimdi ortalık 'Çamurdan' geçilmiyor…
Gelinen noktada kamuoyunun huzurlarındayız. Şimdi susma sırası onlarda!
Aslında mizacım bu kadar haksız, bu kadar kurguya dayalı bir linç kampanyasına cevap vermeye uygun değil.
Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin, hiçbir yere bağımlı ve özel olmadığını düşündüğüm mahkemelerine inancım tam.
Ancak Sokrates; "KİMSEYE HİÇBİR ŞEY ÖĞRETEMEM, SADECE ONLARIN DÜŞÜNMELERİNİ SAĞLARIM" demiş.
Ben de aslında, sizlerin; çok da yakın olmadığınız bir konuda sadece düşünmenizi sağlamaya çalışmaktan öte bir şey yapmayacağım.
Çünkü bizler, kuyunun derin olduğunu değil; ipin kısa olduğunu düşünenlerdeniz…
Yalnız sizlerden önemle beklentim; burada yapılan yargılamada, kişisel olarak hiçbir talebimin ya da çıkarımın olmadığını bilmenizdir.
Ve malesef birilerinin istediği gibi burada yargılananın aslında Fenerbahçe olduğunu, benim de hala Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak huzurunuzda bulunduğumu, bu süreçte, bir an olsun, lütfen unutmayınız…
Bizi, bu mücadelemizde, bir an olsun yalnız bırakmayan Büyük Fenerbahçe Taraftarlarına, şükranlarımı sunuyorum.
Onlar olduğu müddetçe, her türlü esarete hazır olduğumu kamuoyunun bilgisine sunarım…
Ve bilmelerini isterim ki; HAKLILIĞIMIZA İNANANLARIN HAKLILIĞI YAKINDIR. Ve inanıyorum ki; HEP BİRLİKTE, GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ, GÜNEŞLİ GÜNLER…
Saygılarımla,
AZİZ YILDIRIM"
3 Temmuz'dan bu yana yegane sevdamız Fenerbahçe'ye ve bizlere yapılanlar, kamuoyunun malumudur.
Ancak bu nasıl bir yazgı ve nasıl bir tesadüftür ve teselli kaynağıdır ki; Fenerbahçe ile buluştuğum ilk gün 14 Şubat Sevgililer Günü'dür…
Öncelikle bu yargılamayı takip ve buna tanıklık eden herkes bilmelidir ki;
"Mücadelemiz zulüm ve zalimledir…"
Sekiz aydır sizlerin huzuruna çıkarılmayı beklemekteyiz. Bizlere reva görülen bu muamele, ne vatanını satanlara ne yetim hakkı yiyenlere ne de devlete ve halkına kurşun sıkanlara görülmedi.
Suçlandığımız asılsız iddialar, hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan, kişilik haklarımız hunharca katledilerek, yanlı ve yanlış her bilgi kamuoyuna servis edildi, sızdırıldı.
Kamuoyu seyretti…
Bu davanın şikayetçisi olduğunu yani yargılamada taraf olduğunu bağıranlar, 8 aydır hakkımızda televizyonda programlar yaptı. Ağızlarından salyalar saçarak Fenerbahçe'ye küfür eden, bugüne kadar mektup dahi yazmamış 'birileri' Türkiye'nin en büyük köşe yazarları oldular. Bize saldırdılar.
Kamuoyu yine seyretti…
Kendileri için kanun çıkaranlar sadece Fenerbahçeli yani savcının deyimiyle 'örgüt olmadıkları için' cezaevinden çıktıklarında, zaten kendilerinin suçsuz olduklarını söylediler.
Ve yasayı sizin için çıkardık diyen sporla ilgili bazı kişiler, utanmadan bizlerden gayri ahlaki taleplerde bulundular.
Herkes gördü…
Futbol takımımız darmadağın edildi. Kulübümüz basıldı. Hemen hemen her talebimiz, gerekçesiz reddedildi.
Gün o gündü. Fenerbahçe'ye, Fenerbahçeliye hakaret etme, saldırma günüydü… Günlerini gün ettiler. Herkes seyretti…
Bizler sustuk.
Hep bu "Cumhuriyet'in güneşinin" en tepede olmasını amaçladık.
Ama gördük ki; "BİR YERDE KÜÇÜK İNSANLARIN BÜYÜK GÖLGELERİ VARSA O YERDE GÜNEŞ BATIYOR"MUŞ…
Hiçbir hukuki suç içermeyen konuşmaları gerekçe göstererek hakkımızda dinleme kararı aldılar. Birileri düğmeye bastı.
Amaç, Fenerbahçe'yi ele geçirmekti ve bunun için önce O'na hizmet eden, onun başarısı için uğraşan Fenerbahçeliler ele geçirilmeliydi.
Öyle de yaptılar… Ancak karşılarında Fenerbahçe'nin O BÜYÜK TARAFTARLARINI buldular.
Sonra bizlerle Başbakanımızın irtibatını koparmaya kalktılar. Ve hatta Kulübümüz ve Yönetimdeki arkadaşlarımızla da irtibatımızı koparmaya çalıştılar…
Ama yapamadılar. Sonra oklarını Fenerbahçe'ye çevirdiler.
Takımımızın, Şampiyonlar Ligi hakkını, emeğini, parasını çaldılar. Hem de sizleri yani yargılama yapacak mahkemeleri dahi hiçe sayarak!
Ancak bunu da başaramadılar… Bir kısmı kaçtı, kalanlar ise kovalanmayı beklemekte...
Ve gördük ki; Bizler, hohlaya hohlaya buz dağlarını eritmişiz. Şimdi ortalık 'Çamurdan' geçilmiyor…
Gelinen noktada kamuoyunun huzurlarındayız. Şimdi susma sırası onlarda!
Aslında mizacım bu kadar haksız, bu kadar kurguya dayalı bir linç kampanyasına cevap vermeye uygun değil.
Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin, hiçbir yere bağımlı ve özel olmadığını düşündüğüm mahkemelerine inancım tam.
Ancak Sokrates; "KİMSEYE HİÇBİR ŞEY ÖĞRETEMEM, SADECE ONLARIN DÜŞÜNMELERİNİ SAĞLARIM" demiş.
Ben de aslında, sizlerin; çok da yakın olmadığınız bir konuda sadece düşünmenizi sağlamaya çalışmaktan öte bir şey yapmayacağım.
Çünkü bizler, kuyunun derin olduğunu değil; ipin kısa olduğunu düşünenlerdeniz…
Yalnız sizlerden önemle beklentim; burada yapılan yargılamada, kişisel olarak hiçbir talebimin ya da çıkarımın olmadığını bilmenizdir.
Ve malesef birilerinin istediği gibi burada yargılananın aslında Fenerbahçe olduğunu, benim de hala Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak huzurunuzda bulunduğumu, bu süreçte, bir an olsun, lütfen unutmayınız…
Bizi, bu mücadelemizde, bir an olsun yalnız bırakmayan Büyük Fenerbahçe Taraftarlarına, şükranlarımı sunuyorum.
Onlar olduğu müddetçe, her türlü esarete hazır olduğumu kamuoyunun bilgisine sunarım…
Ve bilmelerini isterim ki; HAKLILIĞIMIZA İNANANLARIN HAKLILIĞI YAKINDIR. Ve inanıyorum ki; HEP BİRLİKTE, GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ, GÜNEŞLİ GÜNLER…
Saygılarımla,
AZİZ YILDIRIM"
Metriste Silivride
Mahkemenin önünde,
Sevgililer gününde,
SON SÖZÜM FENERBAHÇE! ♥
Mahkemenin önünde,
Sevgililer gününde,
SON SÖZÜM FENERBAHÇE! ♥
Aziz Yıldırım'dan şike iddialarına yanıt!
'Futbolda şike' iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklu olarak yargılanan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, İbrahim Akın'a 100 bin euro verildiği iddialarına karşılık, ispatlanması durumunda kendisini köprüden atacağını söyledi.
'Futbolda şike' iddialarına ilişkin görülen davada tutuklu olarak yargılanan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, "İbrahim Akın'a 100 bin euro verdiğim iddia ediliyor. Bunu ispatlasınlar, kendimi köprüden atarım" dedi.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonunda görülen duruşmada verilen arada davayı izleyen basın mensuplarının yakınına gelen Yıldırım, "şike hakkında televizyonlarda konuşanlarla yüz yüze görüşeceklerini" söyledi.
İbrahim Akın'a 100 Bin euro verdiğinin iddia edildiğini belirten Yıldırım, "İbrahim Akın'a 100 bin euro verdiğimi ispatlasınlar, kendimi köprüden atarım. Hangi parayı, hangi hesap numarasına göndermişim? Ayıp, ayıp..." dedi.
"TARAFTARA SÖYLEYİN, BU SOĞUKTA BEKLEMESİNLER"
Yıldırım, telefon tapeleri üzerinden bazı yorumların yapıldığını ifade ederek, konuşmaya başlayınca her şeyin ortaya çıkacağını söyledi.
Fenerbahçe taraftarlarına desteklerinden dolayı teşekkür eden Yıldırım, "Taraftarlara söyleyin, gelmesinler. Bu soğukta beklemesinler. Yazık herkese. Duruşma için Pazartesi günü Çağlayan'a gittiğimde oraya gelsinler" şeklinde konuştu.
"ERKEK ADAM BİR DEFA ÖLÜR, ON DEFA ÖLMEZ"
Yıldırım, gazetecileri de eleştirerek, "Herkes bir yerden tutmuş gidiyor. Şike yaptığımızı söylüyorlar. Böyle şike mi olur? Erkek adam bir defa ölür, on defa ölmez" dedi.
Yıldırım, daha önemli açıklamalarının bugün ya da yarın internet sitesinde yer alacağını sözlerine ekledi.
Tutuklu sanıklardan Olgun Peker de gazetecilerin bulunduğu bölüme doğru gelerek, "Savunmalarımızı yapmaya başlayınca herkes açık açık ne olduğunu görecek. Son derece rahatım. Her şey güzel" dedi.
ALİ KOÇ TARAFTAR ÇADIRINI ZİYARET ETTİ
Bu arada, duruşmaya öğle arası verilmesi üzerine salondan dışarı çıkan Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı Ali Koç, taraftarlara ait çadırı ziyaret ederek, bir süre buradakilerle konuştu. Koç, daha sonra çadırdan ayrıldı.
'Futbolda şike' iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklu olarak yargılanan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, İbrahim Akın'a 100 bin euro verildiği iddialarına karşılık, ispatlanması durumunda kendisini köprüden atacağını söyledi.
'Futbolda şike' iddialarına ilişkin görülen davada tutuklu olarak yargılanan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, "İbrahim Akın'a 100 bin euro verdiğim iddia ediliyor. Bunu ispatlasınlar, kendimi köprüden atarım" dedi.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonunda görülen duruşmada verilen arada davayı izleyen basın mensuplarının yakınına gelen Yıldırım, "şike hakkında televizyonlarda konuşanlarla yüz yüze görüşeceklerini" söyledi.
İbrahim Akın'a 100 Bin euro verdiğinin iddia edildiğini belirten Yıldırım, "İbrahim Akın'a 100 bin euro verdiğimi ispatlasınlar, kendimi köprüden atarım. Hangi parayı, hangi hesap numarasına göndermişim? Ayıp, ayıp..." dedi.
"TARAFTARA SÖYLEYİN, BU SOĞUKTA BEKLEMESİNLER"
Yıldırım, telefon tapeleri üzerinden bazı yorumların yapıldığını ifade ederek, konuşmaya başlayınca her şeyin ortaya çıkacağını söyledi.
Fenerbahçe taraftarlarına desteklerinden dolayı teşekkür eden Yıldırım, "Taraftarlara söyleyin, gelmesinler. Bu soğukta beklemesinler. Yazık herkese. Duruşma için Pazartesi günü Çağlayan'a gittiğimde oraya gelsinler" şeklinde konuştu.
"ERKEK ADAM BİR DEFA ÖLÜR, ON DEFA ÖLMEZ"
Yıldırım, gazetecileri de eleştirerek, "Herkes bir yerden tutmuş gidiyor. Şike yaptığımızı söylüyorlar. Böyle şike mi olur? Erkek adam bir defa ölür, on defa ölmez" dedi.
Yıldırım, daha önemli açıklamalarının bugün ya da yarın internet sitesinde yer alacağını sözlerine ekledi.
Tutuklu sanıklardan Olgun Peker de gazetecilerin bulunduğu bölüme doğru gelerek, "Savunmalarımızı yapmaya başlayınca herkes açık açık ne olduğunu görecek. Son derece rahatım. Her şey güzel" dedi.
ALİ KOÇ TARAFTAR ÇADIRINI ZİYARET ETTİ
Bu arada, duruşmaya öğle arası verilmesi üzerine salondan dışarı çıkan Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı Ali Koç, taraftarlara ait çadırı ziyaret ederek, bir süre buradakilerle konuştu. Koç, daha sonra çadırdan ayrıldı.
Şike soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan ve Silivri Cezaevi'nde duruşmasına başlanan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, avukatları aracılığıyla bir açıklama yaptı.
Fenerbahçe Kulübü'nün resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada Yıldırım'ın hedefinde, Türkiye Futbol Federasyonu eski Başkanı ve Fenerbahçe Kulübü eski yöneticisi Mehmet Ali Aydınlar vardı.
Yıldırım açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Uzun bir süredir cezaevindeyim. Burada bulunduğum sürece en büyük korkum insanların yüzlerini görememekti. Ancak yanılmışım. İnsanların asıl yüzlerini görebilmek için en doğru zaman en doğru yermiş burası.
3 Temmuz'dan bu yana yürütülen kampanyanın organizatörleri ve fırsatçıları, bir bir gerçek yüzlerini sergilemektedirler.
Zira hırslarına bu kadar dayanabildiler.
Aziz Yıldırım ile Fenerbahçe'nin bağını koparıp, Fenerbahçe'yi ele geçirme operasyonunu kimlerin yürüttüğü artık açıkça ortadadır…
Görüyorum ki; Fenerbahçe'nin haklarını, emeklerini, işbirlikçileriyle çalarak kaçanlar, bir de bunları Fenerbahçe için yaptıklarını söylemekte ve Fenerbahçe başkan adayı olduklarını açıklamaktadırlar.
Sözümüz sanadır Aydınlar…
Şunu bilmelisin ki; Holding sahibi olabilirsin, TFF Başkanı olabilirsin hatta bir gün çok daha büyük mevkilerde bile olabilirsin. Ama ASLA Fenerbahçe Başkanı olamayacaksın! Sen ve senin arkandaki zihniyetin buna gücü yetmeyecek. Bizlerin mücadelesi, çektikleri, hep bu yüzdendir; Fenerbahçe'yi senin gibilere teslim etmemek içindir.
O bahsettiğin sessiz çoğunluk var ya; sen daha onları tanıyamamışsın.
Sen ki;
Galatasaraylı işbirlikçilerinle yönetemediğin TFF'de, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi hakkını türlü oyunlarla gasp etmedin mi?
Türkiye'de UEFA hakkında; UEFA'da Fenerbahçe hakkında gerçek dışı beyanlarda bulunmadın mı? Her yanlış kararın sorumluluğunu başkalarına yükleyerek yönetemediğin bu süreçte acz içine düşmedin mi?
En acılı günlerinde, senin yanında olan dostlarına yaptığın gibi görevinden ayrılırken mesai arkadaşlarına ihanet edip gitmedin mi?
Sırf zor günlerini atlatabilmen için sana yönetim yetkisi devredilen voleybol şubesini ilk 6 ayında kaosa sürükleyip, düzeltmem için bana gelmedin mi?
Sezon başında verdiğin paraları geri almak için gün aşırı Fenerbahçe Kulübü'nü arayıp taciz etmedin mi?
Fenerbahçe'nin büyüklüğünü unutarak, voleybolda kazanılan başarıları kendine mal ederek, kendini FENERBAHÇE'NİN üzerinde görmedin mi? Fenerbahçemizin büyüklüğünü kavrayamadığın için sana İslam Çupi'nin Fenerbahçe'nin büyüklüğünü anlatan sözlerini hatırlatırım.
Fenerbahçe Genel Kurulu'nun seçtiği Fenerbahçe Yönetim Kurulu'nu hiçe sayarak, TFF başkanı sıfatıyla, Teknik Direktörümüze, puan silme kararını dikte ettirmeye çalışıp gereken cevabı almadın mı?
Bırak Aziz Yıldırım'ı, Fenerbahçe Başkanının yargılandığı bu davada, Aziz Yıldırım düşmanlarını bile gölgede bırakacak şekilde, duruşma öncesi, üstelik yine Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe düşmanlarının programlarında, bizi suçlu ilan etmeye kalkmadın mı?
Aziz Yıldırım ile Fenerbahçe'nin ve yönetimin bağını koparıp, Fenerbahçe'yi ele geçirmek "Fenerbahçe'yi kurtaran adam" olmak için önce Fenerbahçe'yi içinden kurtarılması gereken duruma sokmayı planlamadın mı?
Bu davada yargılanan futbolcuların lisanslarını askıya aldırıp "Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe aleyhinde tanıklık yapmak" kaydıyla lisanslarını serbest bırakacağını teklif ve vaad etmedin mi?
Avukatınla Metris Cezaevi'ne haber yollayıp "Başkanım merak etmeyin, Fenerbahçe küme düşürülmeyecek" dedikten sonra avukatın aracılığı ile benden gereken cevabı almadın mı?
3 Temmuz'dan beri yaşananlara, yaşatılanlara ve sana rağmen bu hassas dönemde bayrağı dik tutan yönetimimizi tutarsızca eleştireceğine kendi yönetim tarzına bir bak!
TFF Başkanlığın süresince futbol ailesini yakından ilgilendiren pek çok kararı yönetim kuruluna danışmadan almadın mı? Play off kararını bile yönetimdeki arkadaşların TV'lerden öğrenmedi mi?
SÖZÜMÜZ SANADIR Aydınlar…
Fenerbahçe'nin büyüklüğünü anlayamayan, televizyonlarda Fenerbahçe Başkanlığını parayla satın almaya kalkanların öyküleri, şanlı FENERBAHÇE TARİHİNDE yer alamaz…
Aziz Yıldırım
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı"
Fenerbahçe Kulübü'nün resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada Yıldırım'ın hedefinde, Türkiye Futbol Federasyonu eski Başkanı ve Fenerbahçe Kulübü eski yöneticisi Mehmet Ali Aydınlar vardı.
Yıldırım açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Uzun bir süredir cezaevindeyim. Burada bulunduğum sürece en büyük korkum insanların yüzlerini görememekti. Ancak yanılmışım. İnsanların asıl yüzlerini görebilmek için en doğru zaman en doğru yermiş burası.
3 Temmuz'dan bu yana yürütülen kampanyanın organizatörleri ve fırsatçıları, bir bir gerçek yüzlerini sergilemektedirler.
Zira hırslarına bu kadar dayanabildiler.
Aziz Yıldırım ile Fenerbahçe'nin bağını koparıp, Fenerbahçe'yi ele geçirme operasyonunu kimlerin yürüttüğü artık açıkça ortadadır…
Görüyorum ki; Fenerbahçe'nin haklarını, emeklerini, işbirlikçileriyle çalarak kaçanlar, bir de bunları Fenerbahçe için yaptıklarını söylemekte ve Fenerbahçe başkan adayı olduklarını açıklamaktadırlar.
Sözümüz sanadır Aydınlar…
Şunu bilmelisin ki; Holding sahibi olabilirsin, TFF Başkanı olabilirsin hatta bir gün çok daha büyük mevkilerde bile olabilirsin. Ama ASLA Fenerbahçe Başkanı olamayacaksın! Sen ve senin arkandaki zihniyetin buna gücü yetmeyecek. Bizlerin mücadelesi, çektikleri, hep bu yüzdendir; Fenerbahçe'yi senin gibilere teslim etmemek içindir.
O bahsettiğin sessiz çoğunluk var ya; sen daha onları tanıyamamışsın.
Sen ki;
Galatasaraylı işbirlikçilerinle yönetemediğin TFF'de, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi hakkını türlü oyunlarla gasp etmedin mi?
Türkiye'de UEFA hakkında; UEFA'da Fenerbahçe hakkında gerçek dışı beyanlarda bulunmadın mı? Her yanlış kararın sorumluluğunu başkalarına yükleyerek yönetemediğin bu süreçte acz içine düşmedin mi?
En acılı günlerinde, senin yanında olan dostlarına yaptığın gibi görevinden ayrılırken mesai arkadaşlarına ihanet edip gitmedin mi?
Sırf zor günlerini atlatabilmen için sana yönetim yetkisi devredilen voleybol şubesini ilk 6 ayında kaosa sürükleyip, düzeltmem için bana gelmedin mi?
Sezon başında verdiğin paraları geri almak için gün aşırı Fenerbahçe Kulübü'nü arayıp taciz etmedin mi?
Fenerbahçe'nin büyüklüğünü unutarak, voleybolda kazanılan başarıları kendine mal ederek, kendini FENERBAHÇE'NİN üzerinde görmedin mi? Fenerbahçemizin büyüklüğünü kavrayamadığın için sana İslam Çupi'nin Fenerbahçe'nin büyüklüğünü anlatan sözlerini hatırlatırım.
Fenerbahçe Genel Kurulu'nun seçtiği Fenerbahçe Yönetim Kurulu'nu hiçe sayarak, TFF başkanı sıfatıyla, Teknik Direktörümüze, puan silme kararını dikte ettirmeye çalışıp gereken cevabı almadın mı?
Bırak Aziz Yıldırım'ı, Fenerbahçe Başkanının yargılandığı bu davada, Aziz Yıldırım düşmanlarını bile gölgede bırakacak şekilde, duruşma öncesi, üstelik yine Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe düşmanlarının programlarında, bizi suçlu ilan etmeye kalkmadın mı?
Aziz Yıldırım ile Fenerbahçe'nin ve yönetimin bağını koparıp, Fenerbahçe'yi ele geçirmek "Fenerbahçe'yi kurtaran adam" olmak için önce Fenerbahçe'yi içinden kurtarılması gereken duruma sokmayı planlamadın mı?
Bu davada yargılanan futbolcuların lisanslarını askıya aldırıp "Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe aleyhinde tanıklık yapmak" kaydıyla lisanslarını serbest bırakacağını teklif ve vaad etmedin mi?
Avukatınla Metris Cezaevi'ne haber yollayıp "Başkanım merak etmeyin, Fenerbahçe küme düşürülmeyecek" dedikten sonra avukatın aracılığı ile benden gereken cevabı almadın mı?
3 Temmuz'dan beri yaşananlara, yaşatılanlara ve sana rağmen bu hassas dönemde bayrağı dik tutan yönetimimizi tutarsızca eleştireceğine kendi yönetim tarzına bir bak!
TFF Başkanlığın süresince futbol ailesini yakından ilgilendiren pek çok kararı yönetim kuruluna danışmadan almadın mı? Play off kararını bile yönetimdeki arkadaşların TV'lerden öğrenmedi mi?
SÖZÜMÜZ SANADIR Aydınlar…
Fenerbahçe'nin büyüklüğünü anlayamayan, televizyonlarda Fenerbahçe Başkanlığını parayla satın almaya kalkanların öyküleri, şanlı FENERBAHÇE TARİHİNDE yer alamaz…
Aziz Yıldırım
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı"
Fener'den önemli galibiyet: 3-0
Fenerbahçe Universal, 2012 CEV Voleybol Bayanlar Avrupa Şampiyonlar Ligi çeyrek final ilk maçında deplasmanda Azerbaycan'ın Rabita Bakü takımını 3 - 0 mağlup ederek, yarı final için büyük avantaj sağladı.
Azerbaycan'ın Rabita Bakü Destekleyen trübnlerdeki GS ve BJK Taraftarina da Tesekürler... sizin bizi cekmemezlik bizi daha güclendirior.
Fenerbahçe Universal, 2012 CEV Voleybol Bayanlar Avrupa Şampiyonlar Ligi çeyrek final ilk maçında deplasmanda Azerbaycan'ın Rabita Bakü takımını 3 - 0 mağlup ederek, yarı final için büyük avantaj sağladı.
Azerbaycan'ın Rabita Bakü Destekleyen trübnlerdeki GS ve BJK Taraftarina da Tesekürler... sizin bizi cekmemezlik bizi daha güclendirior.
En azında Türk soyundan gelen takımı destekliyoruz Cska 'yı değil.