Subject: Gündem ile ilgili haberler ve yorumlar

cemaat-devlet ilişkisi ... Cumhuriyet rejiminde ... ?!
cemaat-devlet ilişkisi,
aşiret-devlet ilişkisi,
sermaye-devlet ilişkisi,
sendikalar veya diğer baskı gurupları-devlet ilişkisi
................................
................................

Bütün bunlar olağan şeyler hocam,ne kadar gücün varsa o kadar sözün geçer,bunda şaşılacak birşey yok.Ama sadece cemaat-devlet ilişkisini alır da diğerlerini görmezden gelirsen yap-boz eksik kalır ve şaşırabilirsin :) Yukarıdaki saydıklarım çıkar guruplarıdır , onlar çıkarlarını korumak isteyeceklerdir, bazısının çıkarı maddidir, bazısının manevidir vs. ama sonuçta cıkardır.Diğer taraf devlet veya hükümet her neyse bunları kendi tarafına çekmek için elinden ne geliyorsa yapacaktır.

Bana göre yanlış olan bunu sadece AK Partiye yüklemektir.Mesela CHP cemaatlerin oyunu almak için yakın geçmişte 40 takla attı,çarşaf açılımı bunlardan en bariz olanıydı.Ama tabi doku uyuşmazlığı olduğu için bu açılımlar tutmadı en sonunda da çarşaf yırtma ve çarşaflı dövme açılımlarıyla sona erdi :):)
Mesela Ecevit'in ve DSP nin Cemaatlere yaklaşımı Ak Parti'den çok mu farklıydı.Bir dönem Gülen Cemaati Ecevit'i destekledi, DSP ye oy verdi.Son seçimlerde İskenderpaşa Cemaati diye bilinen cemaat MHP yi destekleyeceğini açıkladı.İsmailağa Cemaati Saadet'i destekleyeceğini ilan etti sonra yok öyle birşey dedi vs. vs...
Yani yiğidi öldürelim ama hakkını da yemeyelim.CHP de dahil olmak üzere bütün partiler cemaatlerin oyu için yanıp tutuşuyor :)

cemaat-devlet ilişkisi

aşiret-devlet ilişkisi
sermaye-devlet ilişkisi
sendikalar veya diğer baskı gurupları-devlet ilişkisi


ilki ile diğer üçü sence birbiri ile ilişkili mi ? veya aynı/benzer şeyler mi ?
cemaat dediğin sistemin ekonomik, sosyal veya herhangi bir zımbırtıya maddi/manevi yararı var mı ?

cemaat-devlet ilişkisinin toplum ve ülke yararına işlediği bir tane olumlu örnek var mı ?

birde CHP-MHP-DSP örneklerini gerçekten inanarak mı verdin :))
MHP her seçim döneminde muhafazakar kesimin oyunun peşinden koşar zaten ... Devlet Bahçeli'ye "napıyorsun" diye sorsan verebileceği bir cevap yoktur zaten :) bilinçsizce barajı geçme çabaları her seçim döneminin klasik hareketleridir. Yakında sosyal demokrat kesimden de oy ister :))
DSP-cemaat ilişkisi tarih boyunca olmadı... buna dair spekülasyondan öte bir kaynağın varsa üzerinden konuşabiliriz ... Sanırım bir dönem her iki kesimin "milliyetçi/ülkücü" kesime karşı tavır almalarından doğan çeşitli balon haberlere dayanarak bu kanıya varıyorsun ... Ecevit'in hayatı ile ilgili yazılan bir çok kitap var, ve bu kitaplardan "Ecevit'in yakınında olanlar" tarafından yazılanların tamamında böyle bir ilişkinin olduğu kesinlikle reddedilir. Ecevit'in yetiştiği kültür, etnik kimliği ve siyasi duruşu da böyle bir ilişkinin olmayacağını gösterir bence ...
CHP zaten 60lı yılların siyasetini yapıyor ... 1 oy 1 oydur felsefesi uğruna kendi kesimlerini kaybettikleri açık. Fakat yaptıkları şey cemaat-parti ilişkisi değildi, sadece oy çalma girişimiydi ... Bunun bir örneğini de AKP-Alevi kesim ilişkisinde gördük zaten ... "Şah" hamlesini yapan sen olursan, karşındaki senin hamleni savuşturmak için en az 1 eksik hücum yapar :) mantık bu herhalde ..
Bu hareketler toplumun "oyu belli" kesimine karşı yapılan başarısız açılımlardan öteye gidemiyor bence ...
Önümüzdeki seçim dönemlerinde de tekrar tekrar AKP-Alevi açılımı, CHP-Muhafazakar kesim açılımı, MHP-herşey açılımı :) görürüz zaten ..
Peki şuana kadar başarılı olmuş kaç tane açılım var ?

ilki ile diğer üçü sence birbiri ile ilişkili mi ? veya aynı/benzer şeyler mi ?

Kesinlikle benzer şeyler,sonuçta her biri ayrı kulvardaki çıkar guruplarıdır.

cemaat-devlet ilişkisinin toplum ve ülke yararına işlediği bir tane olumlu örnek var mı ?

diğerlerinde olduğu gibi bunda da karşılıklı çıkar ilişkileri vardır.Bir tarafta oylar, diğer tarafta istekler.Tıpkı diğer guruplarda olduğu gibi...Mesela Ak Parti ile Tüsiad pek anlaşamazlar.Çünkü Tüsiad'ın genlerinde CHP lilik vardır.Ak Parti bazı tavizler verir Tüsiad da kerhen de olsa Ak Partiyi destekler bu şekilde karşılıklı nemalanırlar.Bunun devlete ne faydası var....
Doğan Gurubu bir ihale ister , karşılığında Ak Partiyi destekler mahiyette yazılar yazar,manşetler atar.Kim kazanır devlet mi :)
Yani bu işin doğasında karşılıklı çıkar vardır,devlet yararına veya değil ama var işte.Adam 1 milyon oyum var diyorsa sen de ister istemez yelkenleri suya indiriyorsun demek ki :)

ben benzer veya ilişkili olduklarını düşünmüyorum, sanırım ayrı düşüyoruz burada :))

aşiret-devlet ilişkisi -> sosyolojik (topluma ekonomik olarak lanse edilir, "iş imkanı, güney doğuya yatırım vb.)
sermaye-devlet ilişkisi -> ekonomik
sendikalar veya diğer baskı gurupları-devlet ilişkisi -> ekonomik

cemaat-devlet ilişkisi -> ? "bence" sistem, toplumu içten parçalar, sosyal sınıflar arasına mesafe koyar, ve eğitim düzeyi/gelişmişlik seviyesini/medeniyet düzeyini aşağıya çeker; çünkü içerisine aldığı insan sınıfının önceliklerini değiştirir. Bu öncelikler maddi veya manevi olabilir.

cemaat-devlet ilişkisinin toplum ve ülke yararına işlediği bir tane olumlu örnek var mı ?
aslında bu sorunun cevabı senin verdiğinden biraz farklı olmalı Ümit hocam ...
yani ben sana diğer üç ilişkinin olumlu yönlerini ve sonuçlarını sayabilirim. İlginç ama aşiret-devlet ilişkisinin bile biraz zorlayınca olumlu yönleri çıkabiliyor :)

Diğer yazdığın şeylerde haklısın zaten, çünkü orada ekonomik bir çıkar var. Üstelik karşılıklı bir ekonomik çıkar var bence, fazla ayrıntıya girmeyim, girersem "hortumculuk" meselelerine dalarız ...
Benim inanmadığım noktalardan birisi bu ekonomik çıkarların siyasi boyutu olduğu. Senin örneğindeki "1 milyon oy" meselesi yani ... Sonuçta şuanda 44-45 milyon seçmen var, ve 1 milyon her şeye rağmen (son seçimlerde yüzdeler arasındaki fark) oldukça yüksek bir sayı ... hatta 500bin bile fazla ... Ben burada yine ekonomik çıkarların devreye girdiğini düşünüyorum ... Mesela;
Holding partiye seçim döneminde ekonomik ve lojistik destek verir, karşılığında seçim döneminden sonra iş/proje/ihale vb. konularda garanti sözü alır ...

Kim kazanır devlet mi ?
Bizim devletimiz 1938'den sonra kaybetmeye mahkum kaldı zaten ...
Devlet normal şartlarda toplaması gereken verginin sadece %30unu toplayabiliyor ... "Yeşil" grup vergi ödemiyor, büyük holdingler her hükumetin yalakası hep yalan dolan vergi rakamları ...
Elektrik kaçak, su hattı kaçak, iskan kaçak, petrol kaçak, sigara kaçak,fatura naylon, fiş kesilmiyor, vergi indiriminden yararlanmak için sahte toplumsal fayda hizmetleri vs vs vs ...
Devlet anca benden vergi alıyor zaten, sıradan bir vatandaş olduğum için ...

"Yeşil" grup vergi ödemiyor,

Sadece yeşil değil hocam, kitabına uyduran bütün renkler ödemiyor :))

Neyse konu dağıldı gitti,ben cemaat rahatsızlığını anlıyorum hocam.Buradaki rahatsızlık cemaatlerin devlete nüfuz etmesi rahatsızlığı.Karşıt görüşlü olanlar da doğal olarak bunu istemiyorlar ve böyle bir rahatsızlık çıkıyor ortaya.
Şimdi yazacaklarım konuyla direk ilgili olmasa bile örnek olarak yazmak istiyorum.

Mesela 28 şubatta Kur'an kursları kapatılırken, çocukların belli bir yaştan önce Kur'an kurslarına gitmeleri yasaklanırken rahatsız olmuşsanız "dindar nesil yetiştireceğiz" sözünden de rahatsız olma hakkınız var,fakat o gün ellerinizi oğuşturmuşsanız bugün rahatsız olmanız,vay efendim sen benim çocuğuma karışamazsın deme hakkınız yok.Çünkü o gün, bugün söylenenin tam tersi yapıldı ve bir çok insan buna sevindi.Yani ben tutarlılık ararım,senin darben kötü benim darbem iyi gibi bir söylemi demokratik bir söylem olarak kabul edemem.Demokrasiyse herkese demokrasi,her zaman demokrasi.Yok eğer baskıcı zihniyetse tercih edilen bugün sen güçlüsündür ezersin,yarın ben güçlü olurum ben seni ezerim.İnsanların, bunlardan hangisi olduğuna en baştan karar vermeleri gerekir diye düşünüyorum,dün baskıcı zihniyetin yanında yer alıp güç karşı tarafa geçtiğinde feryat figan etmeyi tutarlı bulmuyorum...

Dün TSK nın yeşil sermaye diye Ülker'den veya benzer firmalardan alış veriş yapmamasını doğru bulanların bugün tam tersi uygulamalar yapıldığı zaman söylediği sözlerin bana göre inandırıcılığı yoktur...

Dün CHP nin (ya da SHP neyse) Adalet Bakanı tabiki solcuları alacağım ülkücüleri alacak halim yok ya dediği zaman içinden kıs kıs gülenlerin bugün cemaat kadrolaşıyor deme hakkı var mı sence :)

Demokrasiyse her zaman demokrasi,herkese demokrasi,zayıfken de demokrasi güçlü iken de demokrasi istenmeli...

Yanlış anlama hocam bu ithamları senin için yazmadım,sen böyle düşünüyorsun da demiyorum,ben sadece her iki tarafın da tutarlı olmasını istiyorum.

• İslamcı Gazze için ağlar; cemaatçi Hendek Savaşı için.

• İslamcı konferansa gider; cemaatçi sohbete.

• İslamcı kulaklığında ezgi dinler; cemaatçi Hocaefendi’nin vaazını.

• İslamcının şehit denince aklına Metin Yüksel, Şeyh Ahmet Yasin gelir; cemaatçinin Hz. Hamza, gittikleri ülkelerde hayatını kaybeden öğretmenler.

• İslamcı laik dünyada Müslüman gettosunda yaşamaya razıdır; cemaatçi ehl-i dünya ile birlikte yaşayıp onları da dindar yapmaya taliptir.

• Bir İslamcı başörtüsü yasaksa üniversiteyi bırakır, kapı önünde eylem yapar; cemaatçi perukla, şapkayla, olmadı başını açarak okula girer, onun için mezun olmak başörtüsü mücadelesi vermekten mühimdir.

• İslamcı iktidar ister; cemaatçi sızmak. İslamcı yönetmek ister, cemaatçi dönüştürmek.

• İslamcı meydan okumaktan, posta koymaktan hoşlanır; cemaatçi diyalog kurmaktan, ortak nokta bulmaya çalışmaktan.

• İslamcı eyleme, partiye, derneğe çağırır; cemaatçi eve maklube yemeğe.

• Cemaatçi Bediüzzaman’ın vaadi gereği samimiyetle Avrupa Birliği ister; İslamcı Seyyid Kutup’un, Ali Şeriati’nin vasiyeti gereği ilk fırsatta İslam Birliği.

• İslamcı ‘ümmetin meselelerini’ kafasına takar; cemaatçi Afrika’da kolej açılmayan ülkeleri.

• İslamcı işadamı belediyelere yanaşıp yol yapar; cemaatçi işadamı Asya bozkırlarında terlik satar.

• İslamcı telefonu “Selamünaleyküm” diyerek açar; cemaat mensubu telefonda “Selamünaleyküm” demez. Hatta telefonda hiç bir şey dememeye gayret eder.

• İslamcı için en büyük şeytan İsrail’dir, ABD’dir; cemaatçi için İran fitnecidir, kolejleri kapatan Rusya düşman.

• İslamcının komplo teorilerinin başkarakteri MOSSAD’dır; cemaatçinin ETÖ (Ergenekon Terör Örgütü).

• İslamcı için bütün provokasyonların arkasında Amerika, İsrail vardır; cemaatçi için ordu.

• İslamcıya göre cemaatçi Amerikancıdır; cemaatçiye göre İslamcı İrancı.

• İslamcıya göre cemaatçi pasifisttir, diyalogcudur, tavizcidir; cemaatçiye göre İslamcı takvası zayıf, namazı eksik, aceleci, fevri.

• İslamcı Kuran meali okur; cemaatçi Risale.

• İslamcı kendini korumak için karate, kungfu salonlarına gider; cemaatçi cevşen okur.

• İslamcı sigara içer; bir şakirt için sigara içmek neredeyse içki içmek gibi bir şeydir.

• İslamcı sakal bırakır; cemaatçi bıyık, tedbir için belki keçi sakal.

• Varlıklı bir İslamcının pasaportu Suudi Arabistan Krallığı mührü ile doludur. Altı hac, 22 umre şaşırtıcı değildir. Cemaat mensupları bir hac iki üç umre ile yetinir. Pasaportlarında bolca ABD mührü vardır. Kostarika, Gine gibi ülkelerin mühürlerini görmek de sürpriz olmaz.

• Bir İslamcı için namaz kıyamdır, cami ümmetin biraraya gelmesi; bir cemaatçi için namaz tesbihattır, cami de ışık ev.

• Cemaatçilerin ağabeyleri vardır; İslamcıların üstatları, hocaları.

• Cemaatçinin hayali Hocaefendi’nin Türkiye’ye dönmesidir; İslamcının ümmetin Kudüs’te toplu namaz kılması.

• Cemaatçi Afrikalı çocuğun Sezen Aksu şarkısı okumasıyla gurur duyar; İslamcı Filistinli çocuğun İsrail askerine taş atmasıyla.

Oh rexBerk uyandı.

Yok bu kesinlikle Berk değil ama aynı hocadan ders aldıklarından hiç kuşkum yok :)

Berk olaydı eyidi :P

Yeni politika: insanları İslamcı-cemaatçi diye ikiye bölerek onları birbirlerine düşürmeye çalışmak...

Bu yazıyı hiç hazetmediğin Taraf gazetesinden kopyaladım ;)
AKP yandaşlarının tarafından bişey yazabilmek için.

Taraf gazetesinin AKP yandaşı olduğunu nerden çıkarıyosun? Adamlar bildiğin üniter devlet karşıtı, bölünmek için ellerinden geleni yapan bir yayın organı.

Berx=rexB

tabiat harikası :))

Bir haftadır saçma sapan şeyler yapıyorsunuz. Bu tahrike girmez mi ?
Gürkan sorunun varsa admine ilet.
Berx ne ? Tersi olduğunu düşünüyorsan yanlış düşünmüşün.
Durup dururken saçma sapan komplolar kuruyorsunuz.
Cevap verince uyarı alan ben oluyorum :)

Haklısın bir an AKP döneminde özerklik tartışmaları oldu, BDP meclise girdi falan sandım. Kusura bakma.

Yıl 1994 (93 de olabilir), Leyla Zana mecliste konuşma yapıyor, DEP diye bir partinin milletvekilleri SHP ile ittifak kurup meclise giriyor. Yine aynı yıl Şırnak ve Dİyarbakır neredeyse PKK tarafından işgal ediliyor. Ülke bölündü bölünecek. Sonra çok şükür ki isyan bir şekilde bastırılıyor.

Bugün mecliste yine BDP var ama sanki bu AKPnin suçuymuş gibi gösteriliyor, sanki AKP getirip koydu hepsini meclise. Halk seçti onları kardeşim, halkın seçtiği adamları meclise almayacak mısın?