Subpage under development, new version coming soon!
Subject: Haberler
Bakalım ortasahaya kimi alacaklar? Ya Senna yada Xabi Alonso diyor her yerde bakalım hangisi olacak.
fanatik te senna fenerbahçede yazıyor internetten biraz önce okudum diğer gazatelerin internet sayfasında da böle haberler var
senna ve alonso fenere gelmiyecek dedi dün ntvsporda bir adam,sennanın menejeri aciklama yapmis senna klubuyle 2 sene daha anlasti diye...
aynı adam birde lincolnun brezilyaya ziconun takımı athletico paraneise ye gidecegini soyledi...lincoln brezilya radyolarina aciklama yapmis brezilyada oynamak istiyorum tekrar diye... kafam karisti biraz adamın aciklamalarina ama yalan soyleyen bir tipede benzemiyordu.
aynı adam birde lincolnun brezilyaya ziconun takımı athletico paraneise ye gidecegini soyledi...lincoln brezilya radyolarina aciklama yapmis brezilyada oynamak istiyorum tekrar diye... kafam karisti biraz adamın aciklamalarina ama yalan soyleyen bir tipede benzemiyordu.
Xabi alonso yu almaz Fenerbahçe çünkü Liverpoolda Şampiyonlar ligi ön eleme macında oynadı. Tahminim Senna gelicek.Olmassa colsa,albelda, riera dan biri gelir tahminim. Forvetete Eren veya Mevlüt gelir
CİM BOM BİR DÜNYA YILDIZININ PEŞİNDE Mİ?
Haberi yazdırın 19 Ağustos 2008 19:12
Transfer sezonunun başından beri forvet hattını güçlendirmek için bir çok oyuncu ile temasta bulunan Galatasaray'da gizli bir hedefin olduğu iddia edildi.
Doğan Grubu ile olan sözleşmesini 2025 yılına kadar uzatan Galatasaray böylece kulübe daha yüksek bir kaynak akışı sağlamış olacak.
Tüm bu gelişmelerin ardından Galatasaray'ın forvet hattı için ciddi olarak ilgilendiği ismin Sevilla'nın dünyaca ünlü golcüsü Fredric Kanoute olduğu iddia ediliyor.
Hatta Başkan Adnan Polat'ın divan kurulu üyelerine her fırsatta Kanoute ile ilgilendiklerini belirttiğide öğrenildi.
Bugün bir açıklama yapan ve "Bizi eleştrenler utanacak" cümlesini sarfeden Polat'ın bu transfere güvenerek bu açıklamayı yaptığı düşünülüyor.
Sezon başından beri bir çok oyuncu ismi gündeme gelmişti fakat Kanoute ismi ilk defa bu kadar ciddi bir iddia olarak ortaya atılıyor. Bakalım dünyaca ünlü yıldız transfer sezonunun bitmesine bir kaç gün kala Galatasaray formasını giyebilecek mi?
MARATON.COM.TR ÖZEL / İLKER EZİBAY
Haberi yazdırın 19 Ağustos 2008 19:12
Transfer sezonunun başından beri forvet hattını güçlendirmek için bir çok oyuncu ile temasta bulunan Galatasaray'da gizli bir hedefin olduğu iddia edildi.
Doğan Grubu ile olan sözleşmesini 2025 yılına kadar uzatan Galatasaray böylece kulübe daha yüksek bir kaynak akışı sağlamış olacak.
Tüm bu gelişmelerin ardından Galatasaray'ın forvet hattı için ciddi olarak ilgilendiği ismin Sevilla'nın dünyaca ünlü golcüsü Fredric Kanoute olduğu iddia ediliyor.
Hatta Başkan Adnan Polat'ın divan kurulu üyelerine her fırsatta Kanoute ile ilgilendiklerini belirttiğide öğrenildi.
Bugün bir açıklama yapan ve "Bizi eleştrenler utanacak" cümlesini sarfeden Polat'ın bu transfere güvenerek bu açıklamayı yaptığı düşünülüyor.
Sezon başından beri bir çok oyuncu ismi gündeme gelmişti fakat Kanoute ismi ilk defa bu kadar ciddi bir iddia olarak ortaya atılıyor. Bakalım dünyaca ünlü yıldız transfer sezonunun bitmesine bir kaç gün kala Galatasaray formasını giyebilecek mi?
MARATON.COM.TR ÖZEL / İLKER EZİBAY
İşte Senna gerçeği
F.Bahçe, Marcos Senna transferini günler önce bitirmesine rağmen durumu kamuoyuna açıklamadı. Çünkü eğer Senna transferi duyurulsaydı, PSG kulübü "Artık F.Bahçe, Kezman'ı satmaya mecbur" diye düşünüp bu futbolcu için istenen fiyatı vermeyi kabul etmeyecekti
Türkiye, F.Bahçe'nin Villarreal'li Marcos Senna'yı renklerine bağladığını ilk kez FOTOMAÇ'tan
öğrenirken, bu transferle ilgili bilinmeyen gerçekleri de yine biz yazıyoruz. Kulüp çevrelerinden sızan bilgilere göre F.Bahçe, Senna ve kulübüyle günler öncesinden her konuda anlaşma sağladı. Hatta iddiaya göre Senna, İspanya'da sağlık kontrolünden bile geçirildi. Bu transfer mutlu sonla noktalanmasına rağmen F.Bahçe konuyu kamuoyuna açıklamadı. FOTOMAÇ'ın edindiği bilgiye göre, yöneticiler Senna transferi bittikten bir gün sonra bir toplantı yaptı.
O toplantıda "F.Bahçe'nin menfaatlerini düşünmek zorundayız. Senna'yı aldık ama yabancı kontenjanımız dolu. PSG, Kezman'ı transfer etmek istiyor. Eğer Senna'yı açıklarsak PSG'ye büyük koz vermiş oluruz. Fransızlar, 'F.Bahçe, kontenjanı dolu olduğu için Kezman'ı satmaya mecbur' diye düşünecek ve istediğimiz fiyatı vermeyecek. Bu zararı göze alamayız. Bu yüzden Kezman, PSG'ye imza atmadan Senna'yı gizli tutmak zorundayız" görüşünde birleşildi. F.Bahçe, Mateja Kezman'ın PSG'ye resmi imzayı atmasının ardından taraftara Senna müjdesini verecek.
Bu arada yıllık 3 milyon euro'dan 2+1 yıllık anlaşma sağlanan Senna'nın bavulunu topladığı ve F.Bahçe'den "Gel" çağrısı beklediği belirtildi. 32 yaşındaki futbolcunun "Villarreal'de çok mutluydum ama F.Bahçe reddedemeyeceğim bir teklif yaptı. Kulüpler de anlaştı. Ayrıca Aragones beni çok istiyordu. F.Bahçe'de Güiza, Roberto Carlos ve Alex var. Uyum sorunu yaşamam. Orada da başarılı olmak ve özellikle Şampiyonlar Ligi'nde güzel işler yapmak istiyorum" dediği öğrenildi. Yıldız futbolcunun perşembe veya cuma günü İstanbul'a gelmesi bekleniyor.
FOTOMAÇ
-----------------------------------------------------------------------------------------------------
Takvim'in haberine göre, Başkan Aziz Yıldırım'ın uzun süredir görüştüğü Marcos Senna'yı ikna ettiği ve İspanyol oyuncunun hafta içerisinde resmen Fenerbahçeli olacağı öğrenildi. Villarreal'e 10 milyon euro ödenecek.
Aurelio'nun Real Betis'e gitmesinin ardından ön libero arayışlarını sürdüren Fenerbahçe'nin Luis Aragones'in öğrencisi Marcos Senna ile her konuda anlaştığı, hatta ön sözleşmenin imzalandığı iddia edildi. Sarı-Lacivertliler'in uzun süredir İspanyol yıldızı ikna etmek için büyük uğraş verdiği ve Senna'nın en sonunda Fener'e gelmeyi kabul ettiği belirlendi.
KEZMAN BUGÜN YOLCU
Fenerbahçe'nin bugün Mateja Kezman ile yollarını resmen ayıracağı ve Sırp golcünün Paris Saint Germain'e resmi imzayı atacağı ifade edildi. Sarı-Lacivertliler yabancı kontenjanının boşalmasından sonra Marcos Senna'yı İstanbul'a getirecekler.
ALONSO DA İSTİYOR
F.Bahçe'nin Senna için Villarreal'e 10 milyon Euro bonservis ödeyeceği ifade edildi. Bu arada F.Bahçe'nin teklifini reddeden Liverpool'un yıldızı Xabi Alonso'nun da İngiliz kulübünde yaşanan son gelişmelerden çok rahatsız olduğu ve F.Bahçe'ye haber gönderdiği belirlendi.
TAKVİM
(edited)
F.Bahçe, Marcos Senna transferini günler önce bitirmesine rağmen durumu kamuoyuna açıklamadı. Çünkü eğer Senna transferi duyurulsaydı, PSG kulübü "Artık F.Bahçe, Kezman'ı satmaya mecbur" diye düşünüp bu futbolcu için istenen fiyatı vermeyi kabul etmeyecekti
Türkiye, F.Bahçe'nin Villarreal'li Marcos Senna'yı renklerine bağladığını ilk kez FOTOMAÇ'tan
öğrenirken, bu transferle ilgili bilinmeyen gerçekleri de yine biz yazıyoruz. Kulüp çevrelerinden sızan bilgilere göre F.Bahçe, Senna ve kulübüyle günler öncesinden her konuda anlaşma sağladı. Hatta iddiaya göre Senna, İspanya'da sağlık kontrolünden bile geçirildi. Bu transfer mutlu sonla noktalanmasına rağmen F.Bahçe konuyu kamuoyuna açıklamadı. FOTOMAÇ'ın edindiği bilgiye göre, yöneticiler Senna transferi bittikten bir gün sonra bir toplantı yaptı.
O toplantıda "F.Bahçe'nin menfaatlerini düşünmek zorundayız. Senna'yı aldık ama yabancı kontenjanımız dolu. PSG, Kezman'ı transfer etmek istiyor. Eğer Senna'yı açıklarsak PSG'ye büyük koz vermiş oluruz. Fransızlar, 'F.Bahçe, kontenjanı dolu olduğu için Kezman'ı satmaya mecbur' diye düşünecek ve istediğimiz fiyatı vermeyecek. Bu zararı göze alamayız. Bu yüzden Kezman, PSG'ye imza atmadan Senna'yı gizli tutmak zorundayız" görüşünde birleşildi. F.Bahçe, Mateja Kezman'ın PSG'ye resmi imzayı atmasının ardından taraftara Senna müjdesini verecek.
Bu arada yıllık 3 milyon euro'dan 2+1 yıllık anlaşma sağlanan Senna'nın bavulunu topladığı ve F.Bahçe'den "Gel" çağrısı beklediği belirtildi. 32 yaşındaki futbolcunun "Villarreal'de çok mutluydum ama F.Bahçe reddedemeyeceğim bir teklif yaptı. Kulüpler de anlaştı. Ayrıca Aragones beni çok istiyordu. F.Bahçe'de Güiza, Roberto Carlos ve Alex var. Uyum sorunu yaşamam. Orada da başarılı olmak ve özellikle Şampiyonlar Ligi'nde güzel işler yapmak istiyorum" dediği öğrenildi. Yıldız futbolcunun perşembe veya cuma günü İstanbul'a gelmesi bekleniyor.
FOTOMAÇ
-----------------------------------------------------------------------------------------------------
Takvim'in haberine göre, Başkan Aziz Yıldırım'ın uzun süredir görüştüğü Marcos Senna'yı ikna ettiği ve İspanyol oyuncunun hafta içerisinde resmen Fenerbahçeli olacağı öğrenildi. Villarreal'e 10 milyon euro ödenecek.
Aurelio'nun Real Betis'e gitmesinin ardından ön libero arayışlarını sürdüren Fenerbahçe'nin Luis Aragones'in öğrencisi Marcos Senna ile her konuda anlaştığı, hatta ön sözleşmenin imzalandığı iddia edildi. Sarı-Lacivertliler'in uzun süredir İspanyol yıldızı ikna etmek için büyük uğraş verdiği ve Senna'nın en sonunda Fener'e gelmeyi kabul ettiği belirlendi.
KEZMAN BUGÜN YOLCU
Fenerbahçe'nin bugün Mateja Kezman ile yollarını resmen ayıracağı ve Sırp golcünün Paris Saint Germain'e resmi imzayı atacağı ifade edildi. Sarı-Lacivertliler yabancı kontenjanının boşalmasından sonra Marcos Senna'yı İstanbul'a getirecekler.
ALONSO DA İSTİYOR
F.Bahçe'nin Senna için Villarreal'e 10 milyon Euro bonservis ödeyeceği ifade edildi. Bu arada F.Bahçe'nin teklifini reddeden Liverpool'un yıldızı Xabi Alonso'nun da İngiliz kulübünde yaşanan son gelişmelerden çok rahatsız olduğu ve F.Bahçe'ye haber gönderdiği belirlendi.
TAKVİM
(edited)
Gordon Giriciek, Fenerbahçe Ülker'de. Ne diyim.. Helal olsun, çok iyi transfer.
gercekten süper transfer tbl bu sene cok guzel olcak.bence tbl avrupanın en iyi 3-4 ligi arasında suan kalite olarakama malesef cogu kisi mahrum kalcak tblden digiturke satılırsa yayın hakları:S
Digiturk almış ama sanırım yasal olarak açık kanaldan yayınlamak zorunda.
"Türkiye Basketbol Ligi Yayın İhalesi Şartları''
Yayın Hakkı Sahibi : İşbu ihale neticesinde BBL yayın haklarını kazanan yayıncı
kuruluşu,
A-Grubu Kanal : TBF tarafından kabul edilen, imajı ve izlenirliliği yüksek,
anten, uydu ve Kablo-TV platformlarının en az ikisi üzerinden
yayın yapabilen şifresiz ve ulusal kanalları,
B-Grubu Kanal : Anten, uydu, Kablo-TV ve/veya dijital bir platform üzerinden
yayın yapabilen şifresiz kanalları ifade etmektedir."
"4.1. Yayın Hakları:
Yayın haklarını almaya hak kazanan televizyon kanalı/medya grubu, tercih ettiği taktirde
ve TBF’nin işbu TVD’de belirttiği esaslar dahilinde BBL müsabakalarını, sezon öncesi
TBF’nin yazılı onayını alarak, kendi yayın grubu içerisinde bulunan bir (1) (A-Grubu) veya
en fazla iki (2) TV kanalında canlı olarak naklen yayınlayabilir. Bu iki TV kanalından en az
bir tanesinin işbu TVD’de ‘A-Grubu’ olarak tanımlanan bir kanal olması gerekmektedir.
Ayrıca yayın hakkı sahibi medya grubu, 4.3.1.’deki şartları yerine getirmek ve sezon öncesi
TBF’nin yazılı onayını almak koşuluyla en fazla 45 maçın canlı yayın hakkını başka bir
medya kuruluşuna (şifresiz bir kanalda yayınlanması kaydıyla) devredebilir. Bu anlaşmanın
tüm sezonu kapsaması ve sadece bir (1) sezonluk olması zorunludur."
"4.3. Müsabaka Yayın Kriterleri:
4.3.1. Yayın kuruluşu, sahip olduğu yayınları iki kanaldan yayınlaması durumunda her hafta
en az bir (1) maç olmak üzere sezon boyunca en az kırk beş (45) maçı A-Grubu
Kanaldan canlı yayınlamayı kabul ve taahhüt eder."
"4.5. Play-Off Yayınları:
Yayın hakkı sahibi, BBL Play-off’ları kapsamında oynanacak olan, toplam dört (4)
Çeyrek Final, iki (2) Yarı Final ve Final Serisinin tamamını canlı ve naklen
yayınlamakla yükümlüdür. BBL Play-off Final Serisi müsabakalarının tamamının ‘A
Grubu’ kanaldan canlı yayınlanması zorunludur."
kaynak:www.tbf.org.tr
Yayın Hakkı Sahibi : İşbu ihale neticesinde BBL yayın haklarını kazanan yayıncı
kuruluşu,
A-Grubu Kanal : TBF tarafından kabul edilen, imajı ve izlenirliliği yüksek,
anten, uydu ve Kablo-TV platformlarının en az ikisi üzerinden
yayın yapabilen şifresiz ve ulusal kanalları,
B-Grubu Kanal : Anten, uydu, Kablo-TV ve/veya dijital bir platform üzerinden
yayın yapabilen şifresiz kanalları ifade etmektedir."
"4.1. Yayın Hakları:
Yayın haklarını almaya hak kazanan televizyon kanalı/medya grubu, tercih ettiği taktirde
ve TBF’nin işbu TVD’de belirttiği esaslar dahilinde BBL müsabakalarını, sezon öncesi
TBF’nin yazılı onayını alarak, kendi yayın grubu içerisinde bulunan bir (1) (A-Grubu) veya
en fazla iki (2) TV kanalında canlı olarak naklen yayınlayabilir. Bu iki TV kanalından en az
bir tanesinin işbu TVD’de ‘A-Grubu’ olarak tanımlanan bir kanal olması gerekmektedir.
Ayrıca yayın hakkı sahibi medya grubu, 4.3.1.’deki şartları yerine getirmek ve sezon öncesi
TBF’nin yazılı onayını almak koşuluyla en fazla 45 maçın canlı yayın hakkını başka bir
medya kuruluşuna (şifresiz bir kanalda yayınlanması kaydıyla) devredebilir. Bu anlaşmanın
tüm sezonu kapsaması ve sadece bir (1) sezonluk olması zorunludur."
"4.3. Müsabaka Yayın Kriterleri:
4.3.1. Yayın kuruluşu, sahip olduğu yayınları iki kanaldan yayınlaması durumunda her hafta
en az bir (1) maç olmak üzere sezon boyunca en az kırk beş (45) maçı A-Grubu
Kanaldan canlı yayınlamayı kabul ve taahhüt eder."
"4.5. Play-Off Yayınları:
Yayın hakkı sahibi, BBL Play-off’ları kapsamında oynanacak olan, toplam dört (4)
Çeyrek Final, iki (2) Yarı Final ve Final Serisinin tamamını canlı ve naklen
yayınlamakla yükümlüdür. BBL Play-off Final Serisi müsabakalarının tamamının ‘A
Grubu’ kanaldan canlı yayınlanması zorunludur."
kaynak:www.tbf.org.tr
FANTEZİ FUTBOL BAŞLADI
Sadece futbol meraklılarının değil, internet kullanıcılarının en gözde oyunu olan FANTEZİ FUTBOL başladı. Takımını kur, oyuna katıl!
NTVSPOR
Güncelleme: 17:06 TSİ 20 Ağustos 2008 Çarşamba
NTV Spor'un bir klasik haline gelen oyunu Fantezi Futbol, yeni yüzüyle karşınızda... Türkiye Süper Ligi'nin en güncel kadrolarının yer aldığı oyuna katılabilir, teknik direktörlükteki hünerlerinizi gösterebilirsiniz.
İlk hafta takım kurmak için katılımcılara çok kısa bir süre bırakıldığının bilincindeyiz. Bunun temel nedeni, takımların resmi kadrolarının son ana kadar netleşmemesi ve Futbol Federasyonu'na bildirimlerini son güne kadar yapmamaları. Takım kadroları, transfer sezonunun resmen kapanmasıyla netleşecektir.
Takımınızı ilk haftaya özel olarak 23 Ağustos Cumartesi günü saat 18.30'a kadar kurabilirsiniz.
NOT: Geçtiğimiz sezonlarda NTV SPOR FANTEZİ FUTBOL oynayan okurlarımız, aynı kullanıcı adı ve şifreleri ile oyuna giriş yapabilirler.
NTV SPOR FANTEZİ FUTBOL'a katılmak için tıklayın
Sadece futbol meraklılarının değil, internet kullanıcılarının en gözde oyunu olan FANTEZİ FUTBOL başladı. Takımını kur, oyuna katıl!
NTVSPOR
Güncelleme: 17:06 TSİ 20 Ağustos 2008 Çarşamba
NTV Spor'un bir klasik haline gelen oyunu Fantezi Futbol, yeni yüzüyle karşınızda... Türkiye Süper Ligi'nin en güncel kadrolarının yer aldığı oyuna katılabilir, teknik direktörlükteki hünerlerinizi gösterebilirsiniz.
İlk hafta takım kurmak için katılımcılara çok kısa bir süre bırakıldığının bilincindeyiz. Bunun temel nedeni, takımların resmi kadrolarının son ana kadar netleşmemesi ve Futbol Federasyonu'na bildirimlerini son güne kadar yapmamaları. Takım kadroları, transfer sezonunun resmen kapanmasıyla netleşecektir.
Takımınızı ilk haftaya özel olarak 23 Ağustos Cumartesi günü saat 18.30'a kadar kurabilirsiniz.
NOT: Geçtiğimiz sezonlarda NTV SPOR FANTEZİ FUTBOL oynayan okurlarımız, aynı kullanıcı adı ve şifreleri ile oyuna giriş yapabilirler.
NTV SPOR FANTEZİ FUTBOL'a katılmak için tıklayın
İran'da yakalanan 8 PKK'lı idama çarptırıldı
Terör örgütü PKK’nın uyuşturucu kaçakçılığı faliyetlerini yoğunlaştırdığı bildirildi. İran’da yakalanan 8 örgüt mensubunun idam cezasına çarptırıldığı kaydedildi.
Terör örgütü PKK’nın uyuşturucu kaçakçılığı faliyetlerini yoğunlaştırdığı bildirildi. İran’da yakalanan 8 örgüt mensubunun idam cezasına çarptırıldığı kaydedildi.
ÇARŞI geri döndü!
Her yaptığıya olay olan, geçtiğimiz sezon liglerin bitmesinin ardından kendini fesheden Beşiktaş'ın efsane grubu ÇARŞI geri döndü. Çarşı grubu yaptığı yazılı açıklama ile neden böyle bir ara verdiğini ve yeniden tribünlere dönmeye nasıl karar verdiklerini açıkladı. Çarşı'nın basın açıklaması şöyle:
"Kamuoyuna
28 Mayıs tarihinde kamuoyuna yaptığımız toplu açıklamada şöyle demiştik:
“İnşallah geriye bayrağı göklerde, şerefi yedi düvelde bir tribün bırakıyoruz. Dinlenmek ve yapılacakları görmek bizim de hakkımız sanırım.”
Dinlenmek ve dinlemek istiyorduk. 25 yıllık onurlu ve tutkulu davamızın sorunlarını tartışmak, bugüne kadar vardığımız noktayı daha da ileriye taşıyacak bir anlayış geliştirmek ve en önemlisi Çarşı hakkında bugüne kadar ileri geri konuşanların eteklerindeki taşları dökmesini bekledik.
İki gözlemimizi aktarmalıyız. Bir, öncelikle Çarşı, dostlarının ve rakiplerinin saygı duyduğu, futbol camiasının kimliği ve varlığını olgu olarak gördüğü bir markaydı. Çarşı'dan yoksun olmak Türkiye'de verili futbol kültürünün de eksik kalması demekti. Bu saygınlığı kazandırmaktan övünç duyduk.
İkinci gözlemimiz ise aradan geçen üç aylık zaman diliminde -Çarşı'nın yokluğunda- hiç kimse, hiç bir kurum ve hiç bir muarızımız bizleri suçlayan, bizlerin yüzünü kızartacak ve bizleri zan altında bırakacak hiç bir belge ve bilgi yayınlayamadı.
28 Mayıs tarihinde dört nedenle ara vermeyi kararlaştırdık.
1. Çarşı markasının Beşiktaş'ın önüne geçtiği iddiası. Bu iddia bizleri hem güldürdü, hem de düşündürdü. Beşiktaşsız Çarşı ya da Çarşı'sız bir Beşiktaş olamazdı ki. Hepimiz Beşiktaş sevdalısıydık. Beşiktaşlıydık. Hiç bir değer ve markanın siyah beyaz bir aşk hikayesinin önüne geçmesine öncelikle biz izin vermezdik.
Ancak sadece biz değil kamuoyu da biliyor ki son 15 yılda sadece iki kez şampiyon olan Beşiktaş camiasına gönül veren gençler sadece sportif başarı nedeniyle değil, biraz da tribünün gerçek hakimi ve Beşiktaş değerlerinin savunucusu Çarşı olduğu için Beşiktaşlı oluyordu. Beşiktaşlı olmak bir ayrıcalıktı ve bu ayrıcalığın tribündeki ismi Çarşı'ydı.
2. 25 yıldır gecesini gündüzüne katan, Beşiktaş tribünün başarısı ve etkinliği için hayatını, yaşam biçimini ve özel hayatını vakfeden biz Çarşı kurucularına olmadık, mesnetsiz iddialar öne sürüldü. 25 yıldır hiç kimse bizim sevdamızı istismar konusu yaptığımızı kanıtlayamadı. Kanıtlayamayacak da. Hakkımızda çıkan bu iddialar kanıtlanamadı ama Beşiktaş'a düşmanlık besleyen çevrelerin sık sık dile getirdiği bu iddia bizleri yaraladı. Heyecanımızı törpüledi. Geçtiğimiz üç ayda “hodri meydan” dedik. Hiç kimseden belgeli, kanıtlı bir iddia göremedik.
3.Beşiktaş camiasının birlik ve bütünlüğünün bozulmasına tepki duyuyorduk. Oysa mabedimizde bizleri diğer tribünlerden ayıran tek özellik, bizlerin 33 bin kişilik tek ses ve tek yürek bir koro oluşuydu. Birlikte hissederek, birlikte şarkılarımızı söyleyerek, birlikten kuvvetin doğduğunun kanıtıydık. Beşiktaş'ı kemiren dedikodu,hizipleşme, ve gruplaşma eğilimlerine karşı gereğinde kendimizi ortaya koyacak cesaret ve özveriye sahip olmalıydık.
4. Son olarak yaşanan kimi adli olayların sorumluluğunun bütün tribüne mal edilmesi ve Çarşı'yı kuran kardeşlerimizin sık sık bir kriminal suçlu gibi algılanması karşısında, çocuklarımıza “biz sadece Beşiktaş'ı sevdik” açıklaması yapmak zorunda kaldığımız için kızgındık.
Şimdi dosta düşmana ilan ediyoruz. Yeni dönemde Çarşı grubu olarak yeniden tribünlerde olacağız.
Tribünlerde olacağız zira Beşiktaş haberlerini sadece kaos, dedikodu, problem ve husumet üzerinden kurgulayan basına karşı “Forza Beşiktaş” diyeceğiz.
Tribünleri terk etmeyeceğiz zira birlik ve bütünlüğümüze sahip çıkmak için bütün hüsnüniyetimizle Beşiktaş camiasının emrinde olacağız.
“Semt bizim aşk bizim” diyenlerle dayanışma içindeyiz. Türkiye'nin tek semt takımının semtimizin dışına sürülmek istenmesine tepki duyduğumuz için semtimizin evlatları olarak buradayız.
Hatalarımız olmadı mı? Biliyoruz ki oldu. Tribünlerin eleştiri ve tepkilerini dikkate alan bir yönetim anlayışına duyduğumuz özlemle, Beşiktaş'ın çıkarlarını savunacağız. Ancak hatalarımızdan ders çıkararak yönetimleri tribünün değil, kongrelerin devireceğini savunacağız.
Beşiktaş duruşu giderek yozlaştırılan bir değere dönüştü. Oysa bizler Beşiktaş duruşunun ahlaklı, fair play'e dayanan, tevazu ile biçimlenen, alçak gönüllülükle örülen, “şerefli ikincilikleriyle” onur duyan bir değerlerin temsilcisiyiz. İşte bu doğrultuda Çarşı tribünlerinde yeniden olgun, vakur ve birbirine saygılı Beşiktaş kardeşliğini savunan bir Çarşı tribünüyle burada olacağız.
Çarşı bu ülkenin ortak değerlerine saygılı, Türkiye'nin gerçek profilini yansıtan bir tribüne geleneğinin adıdır. Futbolun sadece futbol olmadığını bilecek kadar ülkemizin sorunlarıyla ilgili, tribüne hiç bir biçimde siyaseti sokmayacak kadar da duyarlı ve kararlı olmaya devam edeceğiz.
Çocuklarımızı, aileleri, kadınlarımızı tribünden uzaklaştıran bir tribüne kültürüne karşı değerlerimizi savunan, herkesin kardeşçe takımını destekleyeceği Beşiktaş'ımızın göbeğinde Çarşı'dayız.
Anadolu'daki kimi taraftar grupları arasında tribünlerin gerçek lideri ve önderi Çarşı'yı hedefleyen bir düşmanlığın olduğunu görüyoruz. Geçmişte yaşanmış ve Çarşı'dan kaynaklanmayan kimi gelişmelerle ilgili olarak Beşiktaş taraftarına duyulan bu husumetin kini ve nefreti körüklemekten başka bir hiç bir şeye hizmet etmeyeceği aşikardır.İşte bu nedenle Anadolu kulüplerinin taraftarlarına fair play anlayışı ile dostluk ve kardeşlik elimizi uzatıyoruz.Anadolu'daki taraftar gruplarının zor günümüzde, Optik başkanımıza gösterdikleri saygı ve vefayı unutmadık. Son holiganın tabutu başında kurulan empatiyi kalıcı kılmak için çaba göstereceğiz.
Biz bütün güç odaklarına mesafeli , endüstriyelleşen futbol mantığına karşı son barikatız.
Beşiktaşlılık bizler için babamızdan kalan miras değil, evlatlarımıza olan borcumuzdur.. O borcumuzu ödemek için “yeniden” diyoruz.
Biz tribünlerin asi sesiyiz.
Biz Çarşı'yız.
ÇARŞI"
(edited)
Her yaptığıya olay olan, geçtiğimiz sezon liglerin bitmesinin ardından kendini fesheden Beşiktaş'ın efsane grubu ÇARŞI geri döndü. Çarşı grubu yaptığı yazılı açıklama ile neden böyle bir ara verdiğini ve yeniden tribünlere dönmeye nasıl karar verdiklerini açıkladı. Çarşı'nın basın açıklaması şöyle:
"Kamuoyuna
28 Mayıs tarihinde kamuoyuna yaptığımız toplu açıklamada şöyle demiştik:
“İnşallah geriye bayrağı göklerde, şerefi yedi düvelde bir tribün bırakıyoruz. Dinlenmek ve yapılacakları görmek bizim de hakkımız sanırım.”
Dinlenmek ve dinlemek istiyorduk. 25 yıllık onurlu ve tutkulu davamızın sorunlarını tartışmak, bugüne kadar vardığımız noktayı daha da ileriye taşıyacak bir anlayış geliştirmek ve en önemlisi Çarşı hakkında bugüne kadar ileri geri konuşanların eteklerindeki taşları dökmesini bekledik.
İki gözlemimizi aktarmalıyız. Bir, öncelikle Çarşı, dostlarının ve rakiplerinin saygı duyduğu, futbol camiasının kimliği ve varlığını olgu olarak gördüğü bir markaydı. Çarşı'dan yoksun olmak Türkiye'de verili futbol kültürünün de eksik kalması demekti. Bu saygınlığı kazandırmaktan övünç duyduk.
İkinci gözlemimiz ise aradan geçen üç aylık zaman diliminde -Çarşı'nın yokluğunda- hiç kimse, hiç bir kurum ve hiç bir muarızımız bizleri suçlayan, bizlerin yüzünü kızartacak ve bizleri zan altında bırakacak hiç bir belge ve bilgi yayınlayamadı.
28 Mayıs tarihinde dört nedenle ara vermeyi kararlaştırdık.
1. Çarşı markasının Beşiktaş'ın önüne geçtiği iddiası. Bu iddia bizleri hem güldürdü, hem de düşündürdü. Beşiktaşsız Çarşı ya da Çarşı'sız bir Beşiktaş olamazdı ki. Hepimiz Beşiktaş sevdalısıydık. Beşiktaşlıydık. Hiç bir değer ve markanın siyah beyaz bir aşk hikayesinin önüne geçmesine öncelikle biz izin vermezdik.
Ancak sadece biz değil kamuoyu da biliyor ki son 15 yılda sadece iki kez şampiyon olan Beşiktaş camiasına gönül veren gençler sadece sportif başarı nedeniyle değil, biraz da tribünün gerçek hakimi ve Beşiktaş değerlerinin savunucusu Çarşı olduğu için Beşiktaşlı oluyordu. Beşiktaşlı olmak bir ayrıcalıktı ve bu ayrıcalığın tribündeki ismi Çarşı'ydı.
2. 25 yıldır gecesini gündüzüne katan, Beşiktaş tribünün başarısı ve etkinliği için hayatını, yaşam biçimini ve özel hayatını vakfeden biz Çarşı kurucularına olmadık, mesnetsiz iddialar öne sürüldü. 25 yıldır hiç kimse bizim sevdamızı istismar konusu yaptığımızı kanıtlayamadı. Kanıtlayamayacak da. Hakkımızda çıkan bu iddialar kanıtlanamadı ama Beşiktaş'a düşmanlık besleyen çevrelerin sık sık dile getirdiği bu iddia bizleri yaraladı. Heyecanımızı törpüledi. Geçtiğimiz üç ayda “hodri meydan” dedik. Hiç kimseden belgeli, kanıtlı bir iddia göremedik.
3.Beşiktaş camiasının birlik ve bütünlüğünün bozulmasına tepki duyuyorduk. Oysa mabedimizde bizleri diğer tribünlerden ayıran tek özellik, bizlerin 33 bin kişilik tek ses ve tek yürek bir koro oluşuydu. Birlikte hissederek, birlikte şarkılarımızı söyleyerek, birlikten kuvvetin doğduğunun kanıtıydık. Beşiktaş'ı kemiren dedikodu,hizipleşme, ve gruplaşma eğilimlerine karşı gereğinde kendimizi ortaya koyacak cesaret ve özveriye sahip olmalıydık.
4. Son olarak yaşanan kimi adli olayların sorumluluğunun bütün tribüne mal edilmesi ve Çarşı'yı kuran kardeşlerimizin sık sık bir kriminal suçlu gibi algılanması karşısında, çocuklarımıza “biz sadece Beşiktaş'ı sevdik” açıklaması yapmak zorunda kaldığımız için kızgındık.
Şimdi dosta düşmana ilan ediyoruz. Yeni dönemde Çarşı grubu olarak yeniden tribünlerde olacağız.
Tribünlerde olacağız zira Beşiktaş haberlerini sadece kaos, dedikodu, problem ve husumet üzerinden kurgulayan basına karşı “Forza Beşiktaş” diyeceğiz.
Tribünleri terk etmeyeceğiz zira birlik ve bütünlüğümüze sahip çıkmak için bütün hüsnüniyetimizle Beşiktaş camiasının emrinde olacağız.
“Semt bizim aşk bizim” diyenlerle dayanışma içindeyiz. Türkiye'nin tek semt takımının semtimizin dışına sürülmek istenmesine tepki duyduğumuz için semtimizin evlatları olarak buradayız.
Hatalarımız olmadı mı? Biliyoruz ki oldu. Tribünlerin eleştiri ve tepkilerini dikkate alan bir yönetim anlayışına duyduğumuz özlemle, Beşiktaş'ın çıkarlarını savunacağız. Ancak hatalarımızdan ders çıkararak yönetimleri tribünün değil, kongrelerin devireceğini savunacağız.
Beşiktaş duruşu giderek yozlaştırılan bir değere dönüştü. Oysa bizler Beşiktaş duruşunun ahlaklı, fair play'e dayanan, tevazu ile biçimlenen, alçak gönüllülükle örülen, “şerefli ikincilikleriyle” onur duyan bir değerlerin temsilcisiyiz. İşte bu doğrultuda Çarşı tribünlerinde yeniden olgun, vakur ve birbirine saygılı Beşiktaş kardeşliğini savunan bir Çarşı tribünüyle burada olacağız.
Çarşı bu ülkenin ortak değerlerine saygılı, Türkiye'nin gerçek profilini yansıtan bir tribüne geleneğinin adıdır. Futbolun sadece futbol olmadığını bilecek kadar ülkemizin sorunlarıyla ilgili, tribüne hiç bir biçimde siyaseti sokmayacak kadar da duyarlı ve kararlı olmaya devam edeceğiz.
Çocuklarımızı, aileleri, kadınlarımızı tribünden uzaklaştıran bir tribüne kültürüne karşı değerlerimizi savunan, herkesin kardeşçe takımını destekleyeceği Beşiktaş'ımızın göbeğinde Çarşı'dayız.
Anadolu'daki kimi taraftar grupları arasında tribünlerin gerçek lideri ve önderi Çarşı'yı hedefleyen bir düşmanlığın olduğunu görüyoruz. Geçmişte yaşanmış ve Çarşı'dan kaynaklanmayan kimi gelişmelerle ilgili olarak Beşiktaş taraftarına duyulan bu husumetin kini ve nefreti körüklemekten başka bir hiç bir şeye hizmet etmeyeceği aşikardır.İşte bu nedenle Anadolu kulüplerinin taraftarlarına fair play anlayışı ile dostluk ve kardeşlik elimizi uzatıyoruz.Anadolu'daki taraftar gruplarının zor günümüzde, Optik başkanımıza gösterdikleri saygı ve vefayı unutmadık. Son holiganın tabutu başında kurulan empatiyi kalıcı kılmak için çaba göstereceğiz.
Biz bütün güç odaklarına mesafeli , endüstriyelleşen futbol mantığına karşı son barikatız.
Beşiktaşlılık bizler için babamızdan kalan miras değil, evlatlarımıza olan borcumuzdur.. O borcumuzu ödemek için “yeniden” diyoruz.
Biz tribünlerin asi sesiyiz.
Biz Çarşı'yız.
ÇARŞI"
(edited)
taraftarımızda baskanımıza benzedi.................
bu takımdan harbı nefret etmeye baslıcam ha.. bi allahın kuluda soyledıgınden vazgecmesın
bu takımdan harbı nefret etmeye baslıcam ha.. bi allahın kuluda soyledıgınden vazgecmesın