Subpage under development, new version coming soon!
Subject: Haberler
PKK, derin devletin ürünü
Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Abdülmelik Fırat, derin devlet çökertilmeden PKK'nın bitmeyeceğini söyledi.
"PKK, derin devlet tarafından kurulmuş bir organizasyondur." diyen Fırat, Musa Anter cinayetinde de JİTEM'le PKK'nın işbirliği yaptığını savundu.
Sabah Gazetesi'ne verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulunan eski Hak ve Özgürlükler Partisi lideri Fırat, özetle şu görüşleri dile getirdi: "PKK, son yıllarda da JİTEM'le iç içe çalışıyor. Birbirlerine karşıt olduklarına bakmayın, perdenin arkasında sarmaş dolaşlar. Bakın, Kürt aydınları PKK-derin devlet ilişkisine sessiz kalmıştır. Neden sadece PKK değil, çünkü JİTEM de var. Kürt aydınlarını öldürüp tasfiye ettiler. Bunlara faili meçhul deniliyor. Bunların bir kısmını JİTEM, bir kısmını da PKK öldürdü. Öcalan üniversite okumak için Ankara'ya geldiğinde MİT'te çalışıyor. Kendisi de bunu doğruladı. Dönemin bir MİT yöneticisi, Öcalan ve arkadaşlarını Çubuk Barajı'nın kenarında topluyor. Sonra Öcalan'lar, 150-200 Kürt genci ve aydınını öldürdü. Sonra Bucak ailesine saldırıp Suriye'ye kaçtı, o ülkenin istihbaratının kontrolüne girdi. Tutuklandıktan sonra yeniden derin devletin kontrolüne girdi. PKK, Kürtlerin gençlerini dağa çıkarıp heba ediyor. Kürt meselesinin çözümüne dair projeleri yoktur. Kürt gençlerini harcayan bir aygıttır.
Öcalan bugün istihbarat ve derin devlet konseptinin elinde oyuncak. Hatta PKK'nın dağ kadrosunun ileri gelenlerinden derin devleti temsilen isimler var. Başkanlık konseyi üyesi Duran Kalkan bunlardan biri. Görülmüş şey değildir; idamla yargılanmış birinin avukatlarına verdiği talimatlarla örgütü yönetmesi. Öcalan'ın avukatları gidip oturup, 'al bunları, ver bunları' demiyor. Cezaevi yöneticileri 'Görülmüştür' dedikten sonra notlar avukatlara veriliyor. Örgütü yönetmesinin önü açılıyor. Yönlendiriliyor. Öcalan'la ilk görüşen Çevik Bir'dir."
Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Abdülmelik Fırat, derin devlet çökertilmeden PKK'nın bitmeyeceğini söyledi.
"PKK, derin devlet tarafından kurulmuş bir organizasyondur." diyen Fırat, Musa Anter cinayetinde de JİTEM'le PKK'nın işbirliği yaptığını savundu.
Sabah Gazetesi'ne verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulunan eski Hak ve Özgürlükler Partisi lideri Fırat, özetle şu görüşleri dile getirdi: "PKK, son yıllarda da JİTEM'le iç içe çalışıyor. Birbirlerine karşıt olduklarına bakmayın, perdenin arkasında sarmaş dolaşlar. Bakın, Kürt aydınları PKK-derin devlet ilişkisine sessiz kalmıştır. Neden sadece PKK değil, çünkü JİTEM de var. Kürt aydınlarını öldürüp tasfiye ettiler. Bunlara faili meçhul deniliyor. Bunların bir kısmını JİTEM, bir kısmını da PKK öldürdü. Öcalan üniversite okumak için Ankara'ya geldiğinde MİT'te çalışıyor. Kendisi de bunu doğruladı. Dönemin bir MİT yöneticisi, Öcalan ve arkadaşlarını Çubuk Barajı'nın kenarında topluyor. Sonra Öcalan'lar, 150-200 Kürt genci ve aydınını öldürdü. Sonra Bucak ailesine saldırıp Suriye'ye kaçtı, o ülkenin istihbaratının kontrolüne girdi. Tutuklandıktan sonra yeniden derin devletin kontrolüne girdi. PKK, Kürtlerin gençlerini dağa çıkarıp heba ediyor. Kürt meselesinin çözümüne dair projeleri yoktur. Kürt gençlerini harcayan bir aygıttır.
Öcalan bugün istihbarat ve derin devlet konseptinin elinde oyuncak. Hatta PKK'nın dağ kadrosunun ileri gelenlerinden derin devleti temsilen isimler var. Başkanlık konseyi üyesi Duran Kalkan bunlardan biri. Görülmüş şey değildir; idamla yargılanmış birinin avukatlarına verdiği talimatlarla örgütü yönetmesi. Öcalan'ın avukatları gidip oturup, 'al bunları, ver bunları' demiyor. Cezaevi yöneticileri 'Görülmüştür' dedikten sonra notlar avukatlara veriliyor. Örgütü yönetmesinin önü açılıyor. Yönlendiriliyor. Öcalan'la ilk görüşen Çevik Bir'dir."
yazık bu vatan evlatlarına
vatan millet sakarya eskidenmiş
bunca yıldır kandırılmışız meğer bir kaç kanı bozuk bu ülkeyi oyuna getiriyormuş
vatan millet sakarya eskidenmiş
bunca yıldır kandırılmışız meğer bir kaç kanı bozuk bu ülkeyi oyuna getiriyormuş
Burası Türkiye diyip her konuşulanı kabullenmemek de lazım:)
Merak etme bu lafı hergün heryerde duyabiliyorsun. Herkesin anladığı kendine;)
işte buradaki en önemli ayrıntı (BAKIŞ AÇISI )faktörü...
sen bu yazının kime gittiğini kavrayamamışsın...
sen bu yazının kime gittiğini kavrayamamışsın...
Hangi açıdan bakıyosun ki sen? 180'mi?:P
Neyse Hiroshima'ya da bombayı biz attık:)
Neyse Hiroshima'ya da bombayı biz attık:)
sol çapraz açısından bakıyorum...
OLABİLİR ... ben bombacı mülayimden şüpheleniyorum...
OLABİLİR ... ben bombacı mülayimden şüpheleniyorum...
niye hakettiler acaba?
AÇIKLARSAN ÇOK MUTLU OLACAM...
AÇIKLARSAN ÇOK MUTLU OLACAM...
Hemen açıklıyım:)
Japonya o dönemin en barbar ülkelerinden biri idi:) Almanya, İtalya ve Japonya. Sıraya koyarsak Almanya başta olmak üzere ardından Japonya'yı koyabilirdik barbarlık konusunda. Barbarlığın anlamını söylememe gerek yok sanırım:) Sonra bu Japonya çinin güneyini işgal ederek, orada garip bir isim altında ülke kurarak bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bizle alakası yok gibisinden bir savunma yapmıştır. Bu Japonya'ya bombayı atmış olan Amerika'ya ilk saldırıyı da onlar yapmıştır. Amerikalılar böyle duruyo duruyo. Sonra bunlar saldırıyor. Eee savaşta herşey makbuldür. Ayrıca Japonya'nın imparatoru güneş'in oğlu olarak kabul ediliyordu o sıralarda. Askerlerine verdiği emir ise kesinlikle teslim olmak yok şeklindeydi. E tabi normal bir insanın bu emrine itaatsizlik edebilrsin. Ama imparator yarı tanrı olarak görülünce bunu da yapmak biraz şey ister:) Adam zora düştümü direk intahar vs. ederdi o zamanlar. Neyse bunun önemi yok tabi ama ilk yumruğu atan felsefesinin her zaman işe yaramadığını öğrenmiş oldular:)
Japonya o dönemin en barbar ülkelerinden biri idi:) Almanya, İtalya ve Japonya. Sıraya koyarsak Almanya başta olmak üzere ardından Japonya'yı koyabilirdik barbarlık konusunda. Barbarlığın anlamını söylememe gerek yok sanırım:) Sonra bu Japonya çinin güneyini işgal ederek, orada garip bir isim altında ülke kurarak bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bizle alakası yok gibisinden bir savunma yapmıştır. Bu Japonya'ya bombayı atmış olan Amerika'ya ilk saldırıyı da onlar yapmıştır. Amerikalılar böyle duruyo duruyo. Sonra bunlar saldırıyor. Eee savaşta herşey makbuldür. Ayrıca Japonya'nın imparatoru güneş'in oğlu olarak kabul ediliyordu o sıralarda. Askerlerine verdiği emir ise kesinlikle teslim olmak yok şeklindeydi. E tabi normal bir insanın bu emrine itaatsizlik edebilrsin. Ama imparator yarı tanrı olarak görülünce bunu da yapmak biraz şey ister:) Adam zora düştümü direk intahar vs. ederdi o zamanlar. Neyse bunun önemi yok tabi ama ilk yumruğu atan felsefesinin her zaman işe yaramadığını öğrenmiş oldular:)
Bu arada bu Japonya'ya şu an bile düzgün bir ordu kurması izni verilmiyor. Sadece kıyı birlikler oluşturmasına izin verildi. Hani böyle doğru düzgün bir orduları bile yok halâ. İzin vermediklerine göre bi bildikleri vardır bu izni çıkarmayanların;)
Yani diyorsun ki; bu sebeplerden dolayı 150.000 sivil Japon, ölümü hak etti. Ne güzel.
Koyunların başı uçurumdan atlayınca diğerleride atlar. Uçuruma atlayacak olanı baş yapmamak iş.